Siyasi çözüm, diyalog, askeri politikaların talileştirilmesi perspektiflerini sahiplenen güçlü bir merkezi siyasi iradeyi, devlet aygıtının hakim olduğu bir Türkiye için çalışmış ve çalışan “Türkiye Türklerindir” medyasına ya da KCK operasyonlarında Kürtçe kursuna giden çocukları bile içeri tıkan Gülen Çetesi’ne değişir mi?
Bu kör gözüm tabloya tüyü dün PKK yöneticilerinden Duran Kalkan dikti. Askere seslenen Kalkan, “Kendinizi kullandırtmayın, bizim savaşımız AKP ile” dedi. Evet kemiksiz bir “Ordu göreve” çağrısı!
Aslında çok tutarlılar. Varoluşları, devlet aygıtının doğal refleksi olan güç kullanma eğilimini işlevi gereği dizginlemek zorunda olan sivil siyasetin hakim olduğu bir ülkeye ters. Hem parlamentoda temsil edilip hem de binlerce silahlı adama sahip olacakları modelin ancak “ordunun görevde” olduğu bir Türkiye’de mümkün olabileceğinin farkındalar.