İlki, halkın desteğini çektiği siyasal iktidar… AKP artık birinci parti değil ve küçük ortağının oy oranı yüzde 5’in altında.
İkinci “topal ördek” ise “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” denilen sistemsizlik ve keyfilik.
Halkını kasten sefalet uçurumdan iterek sefilleştiren ve toplumun boğazını sıkarak özgürlüklerini yok eden bir rejimin uzun soluklu yaşayamayacağı belli oldu.
İkisi de topal ördek.
AKP de, “cumhurbaşkanlığı sistemi” de gidici… Halkın bunlardan bıktığı artık açıkça görülüyor.
AKP’nin de durumu toparlayacak ne gücü ne de niyeti var… Arada bir “hukuka dönelim, fabrika ayarlarına dönelim” diye mırıldansalar da sürekli büyüyen servetlerinden ve gösterişlerinden vazgeçemiyorlar.
Büyük bir ihtimalle birkaç yıl içinde siyaset sahnesinden kaybolacaklar.
Onlar gidecekler de yerlerine ne gelecek?
Özellikle 2011 sonrasında Türkiye askeri vesayetten uzaklaştı ama onun yerine sivil otoriterliğe yol aldı.
Askeri vesayetten sivil vesayete, “kışla parfümlü” zihniyetten “camii parfümlü” otoriter rejime geçildi.
Hukuk ve anayasal düzen göstermelik olarak bile kalmadı.