Darbecilik suçlamasıyla bir yıldır cezaevinde bulunan sivil toplum destekçisi işadamı Osman Kavala, “Durumumun bu sakat tutuklama rejiminin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ve yargısına verdiği zararın daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunacağını ümit ediyorum” dedi.
Geçen yıl 19 Ekim’de gözaltına alınan Kavala, 1 Kasım günü ‘hükümet ve anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Kavala bir yıldır cezaevinde ve hala hakkında bir iddianame hazırlanmış değil. Soruşturma ise gizli olarak yürütülüyor.
‘Hayatımdan aylar eksiliyor’
Tutuklluğunun birinci yılında bir mektup kaleme alan Kavala şöyle yazdı: “Beni anayasal düzeni ve hükümeti devirmeye teşebbüsle suçlayanların her geçen gün bu suçlarla alakam olmadığını daha iyi fark ettiklerine inanıyorum. Ancak bu öğrenme süreci benim özgürlüğüm pahasına oluyor, hayatımdan aylar eksiliyor. Bir an önce özgürlüğüme, aileme, dostlarıma kavuşmak istiyorum.”
İşadamı, tutuklu yargılamalara son verilmesi gerektiğini dile getirdi: “Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi normlarına aykırı, insan özgürlüğüne değer vermeyen bir anlayış nedeniyle mağdur olanlara özgürlüklerinin iade edilmesinin devletin en önemli önceliklerinden birisi olduğunu düşünüyorum.”
Avukatı: Gezi ne kadara finanse edilir bilmiyoruz
Kavala için basın toplantısı düzenleyen avukatları da, bugüne kadar basına mesafeli davrandıklarını ve hukuki sürecin etkilenmemesi için çalıştıklarını söyledi. Avukat İlkan Koyuncu, “Bu süre içerisinde hep hukuktan medet umduk. Yine hep hukuktan medet umacağız. Yabancılarla irtibat kurmak ilk defa duyduğumuz bir suçlama” diye konuştu.
Koyuncu iddianamenin hala hazırlanmadığına dikkat çekti: “Kavala hakkındaki diğer bir suçlama ise cebir ve şiddet kullanarak hükümeti yıkmak. Gezi bugüne kadar hükümete karşı bir darbe olarak nitelendirilmemişti. Gezi ne kadara finanse edilir bilmiyoruz. Eğer iddianame hazırlanırsa Osman Kavala bunun ne kadarını karşılamıştır öğreniriz.”