Hükümetin icraatlarına yönelik eleştiriyi, ‘Yönetememe krizi’ olarak nitelemek, ilk bakışta devrimci bir tespit olarak görülebilir. Ama gerçeğin her yanlış yorumu gibi, bu ‘devrimci’ tespit de dönüp, Hükümeti mağdur gösteren, dolayısıyla “Muhalefet, dış ve iç düşmanlar bıraksa hükümet ülkeyi gül gibi yönetecek, yoksulluğu, işsizliği, açlık ve sefaleti de alt edecek” diyenlere alan açan bir tespite dönüşmektedir.
Gerçek ise tersidir. Çünkü Hükümet; işçiler, emekçiler ve muhalefet tarafından kuşatıldığı, girişimleri engellendiği için yönetemez hale gelmiş değildir. Tersine Erdoğan ve hükümeti, sadece yürütmeyi değil yasama, yargı tüm güçleri elinde toplamıştır.