Neydi bize açıkça söylenmeyip de içten içe beslenen, palazlandırılan o ihtiras? Müslüman biraderler imparatorluğu, Türkiye’den girecek, Afrika’nın ucundan çıkacaktı… Çocukluk hayalleri ile dolu o yürek, bir “Sünni megalo ideası” ile yanıp tutuşuyordu… Bir Osmanlı ‘Kızılelma’sı ta şurasında çarpıyordu…
Önce Mısır’a totaliter bir Sünni devleti getirmek istedi… Çöktü… Sonra Suriye’de güya Esad’ı devirip yerine bir sünni Muhaberat’ı getirmek istedi… Paramparça oldu… Müslüman biraderliği hezimete uğrayınca, yerini dünyanın en kanlı terör örgütünün İslam adına yüklendiği yeni dava, yeni mehdilik aldı. Bak adam dün halifeliği bile ilan etti…
Anlıyor musun şimdi yıllardır Ortadoğu sokağına satmak istediğin o “Sünni megalo ideasının” nelere mal olduğunu… Siyasi İslam çöküyor… Müslüman biraderliği enternasyonalizmi çöküyor… Onun ayakta kaldığı yerlerde ise insaniyet diz çöküyor… Patlayan bombalar, kesilen kafalar, insan ciğeri yemeler…
Siyasi İslam, beraberinde dinimizi de ortaçağın karanlık dehlizlerine çekiyor…