Global ekonomide gelir eşitsizliğinin en belirgin göstergesi olan ‘dünyanın en zengin yüzde 1’lik kesimi’nin hangi ülkelerde yaşadığına ilişkin araştırmanın sonuçları şaşırtmadı.
Listede Amerika ve Avrupa ülkeleri başı çekerken, Asya’dan sadece Çin ve Japonya girebildi. Afrika ve siyasi dengenin bir türlü sağlanamadığı Ortadoğu ülkeleri ise sıralamada yer almadı.
Batı ülkeleri liste başı
İsviçre Bankası Credit Suisse ve Britanyalı yardım kuruluşu Oxfam’ın birlikte hazırladığı rapor, dünya ekonomisine yön veren ülkelerin politikacıları ve iş adamlarının katıldığı Davos’taki Dünya Ekonomik Forumu’yla aynı zamanda açıklandı.
Peki Oxfam’ın araştırmasına konu olan dünyanın en varlıklı yüzde 1’lik kesimini oluşturanlar kim ve nerede yaşıyorlar?
Bill Gates, Warren Buffett, Mark Zuckerberg gibi akla ilk gelen isimleri de içeren listenin kapsamı bazı kriterlerle geniş tutulmuş. Credit Suiss verilerine göre 2014 global hanehalkı zenginliğinin yaklaşık 263 trilyon dolara denk geldiği tahmin ediliyor.
‘Bill Gates olmaya gerek yok, 798 bin dolar yeter’
Araştırmaya göre, varlığı 798 bin doların üzerinde olan herkes, yüzde 1’lik kesimin içinde sayılıyor. Bu da yedi milyar nüfuslu dünyada 47 milyon kişiye tekabül ediyor.
Dünyanın en zengin kesiminde yer almak için 798 bin doların yanında, kendi evine sahip olmak ya da ev kredilerinin büyük çoğunluğunu ödemiş olmak da gerekiyor.
Ülke bazında listenin başında 18 milyon ‘zengin’le Amerika bulunuyor, onu 4 milyon kişiyle Japonya takip ediyor. Fransa 3 buçuk milyon kişiyle üçüncü, İngiltere ise 2.9 milyon kişiyle dördüncü sırada.
Dünyanın en zengin kesimini barındıran 10 ülkenin haritadaki dağılımı şöyle:
Çin’in binde biri, İsviçre’nin yüzde 10’u
Rapordan çıkan sonuçlarda dikkat çekici ayrıntılar ise şunlar:
* Dünya nüfusunun 1 milyar 390 binlik deva nüfusuyla yüzde 20’sini oluşturan Çin ise dokuzuncu sırada. Global ekonomide ucuz işgücüyle önemli bir potansiyel barındıran Çin’de gelir eşitliğinden pek de bahsedilemiyor çünkü nüfusun sadece yaklaşık binde biri yani 1 milyon 600 bin kişi ‘en zengin’ listesinde yer alıyor.
* Almanya, Avrupa’nın en büyük ekonomisine sahip olmasına rağmen listede 5’inci sırada, bunun sebebi ise ülkedeki ev sahibi nüfusun sayısının az olması.
* İsviçre’nin ise nüfusuna göre en ‘makul’ varlık dağılımına sahip ülke olduğu söylenebilir. Her 10 İsviçreliden biri 798 bin dolar veya daha fazla zenginliğe sahip. Bu da 8 milyonluk ülkede 800 bin kişiye denk geliyor.
Gelir hesabı değil varlık hesabı
* Ekonomik krizin orta sınıfı vurduğu ve işsizliğin son derece yüksek olduğu İtalya da listede. 2 milyon 3oo bin ‘en zengin’ İtalya’da yaşıyor.
* Rapor gayrimenkul sahipliğini de kriterlerden biri olarak kabul etse de her ülkede gayrimenkul sahibi olabilmenin koşulları farklı. Örneğin Londra’da yarım milyon paunda bir stüdyo daire alınabiliyorken, bu paraya diğer ülkelerde köşk satın alınabilir.
* Rapor en zengin kesimi temel alırken geliri hesaba katmıyor. Sadece varlıklardan borçlar çıkarılarak hesaplanmış. Bu da batı ülkelerinde Wall Street gibi yerlerde çok yüksek gelirlere çalışan genç kesimlerin zenginlik sıralamasında yüzde 50’lik kesime düşmesine neden oluyor. Örneğin eğitim kredileri, harcama düzeyinin yüksek olması gibi nedenlerle gayrimenkule yönelmemişlerse, ‘zengin’ de sayılmıyorlar.
* Yüzde 1’lik kesim için gereken 798 bin dolar varlığın yanında, dünyanın en zengin yüzde 50’lik diliminin içinde yer almak içinse 3 bin 650 dolara sahip olmak gerekiyor.