Dünyaca ünlü ekonomist Prof. Dr. Daron Acemoğlu, iktidarın ‘dış güç’ söylemine karşıt olarak Türkiye’ye artan dış yatırımlarla ilgili olarak ”Kötü denilebilecek makroekonomik politikalar, ülkeye 10 yıldan fazla bir süredir akan dış fonlarla destekleniyor” dedi.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Türkiye’deki yatırımının 2021’de 2 milyar avroyla rekor seviyeye ulaştığını duyurmuştu.
EBRD Türkiye Direktörü Arvid Tuerkner, bankanın zor zamanlarda ekonomik kalkınma kazanımlarını korumaya ve Türkiye’nin salgından çevreci ve kapsayıcı biçimde toparlanması için fırsatlar yaratmaya odaklandığını söylemişti.
EBRD Başkanı Odile Renaud-Basso’nun geçen kasımda Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la görüşmesinin ardından Türkiye’ye yüzlerce milyon avroluk yeni kredi sağlanmıştı.
Bu yatırımı liradaki değer kaybı, enflasyondaki yükseliş gibi ekonomik nedenlerle birlikte politik baskı ve hukuksuzluklar da etkilemedi.
Ancak bu durum bankanın kuruluşundan bu yana sahip olduğu ‘demokrasi yanlısı’ ilkelerine ters.
Diğer yandan Avrupa’dan gelmeye devam eden yatırımlar, ülkedeki sorunları ‘dış güçler’e bağlayan Erdoğan’ın söylemini de boşa çıkarıyor. Zira AKP’nin ekonomi çarkının dönmesinde en büyük etkinin ‘dış güçler’den gelen bu yatırımlar.
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MİT) öğretim üyesi Prof. Dr. Daron Acemoğlu sadece EBRD değil, çoğu uluslararası kredi sağlayıcısının da Türkiye’deki bu durumdan sorumlu olduğu görüşünde: “Türkiye’nin tüm kurumları tehlikeli bir noktaya geldi. Çünkü kötü denilebilecek makroekonomik politikalar, ülkeye 10 yıldan fazla bir süredir akan dış fonlarla destekleniyor”.
Acemoğlu, “Bence dünyadaki tüm finans kuruluşları -özellikle de EBRD, IMF ve Dünya Bankası- otoriter liderler ve yönetimlere ne zaman ve nasıl borç verecekleri konusunda çok daha sıkı ilkelere sahip olmalı” dedi.