Bilindiği gibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 2019 yılında iş insanı Osman Kavala’nın tutukluluğunun ‘Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ihlali olduğuna’ karar vermişti. 2022 yılında ise Gezi Davası süreci tamamlanmış, Kavala ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. AİHM kararlarının uygulanması konusunda bir nevi takip mekanizması olan Avrupa Konseyi de, defalarca ‘‘Kavala’nın serbest bırakılmaması halinde Türkiye’ye yaptırımlar uygulanabileceğinin’ sinyallerini vermişti. Hatta biz haftalarca finansal yaptırımlardan, Türkiye’nin üyeliğinin askıya alınması hatta üyelikten çıkarılmasına kadar geniş bir yelpazede yaptırımların ne olabileceğini tartışmıştık. Bu haftaki görüşmelerden çıkardığım sonuç şu: Konsey’in Türkiye’ye karşı bir yaptırım uygulama niyeti yok…
Avrupa Konseyi İletişim Sorumlusu Daniel Höltgen, yaptığımız görüşmede açıkça şu ifadeleri kullandı:
‘Siyasi olarak üye devletlerde, Türkiye’ye yaptırım uygulama yönelik bir iştah yok. Buna dönük bir açıklama da yok. Tabii ki sorun ortadan kalkacak değil ama şu anda Avrupa Konseyi’nde Türkiye’nin üyelikten ayrılmasına dair hiçbir ses yükselmiyor.’