Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun BM Genel Kurulu için gittiği ABD’de basın özgürlüğünden bahsettiği anlarda Diyarbakır’da Dicle Haber Ajansı (DİHA) ve Azadiya Welat çalışanları gözaltındaydı.

Fotoğraf: Reuters
Akşam saatlerinde ‘makul şüphe‘ gerekçesiyle DİHA, Azadiya Welat ve Kurdi-Der’e yapılan polis baskınında 32 kişi gözaltına alınmıştı.
Bu sırada New York’ta bir basın toplantısı düzenleyen Başbakan Davutoğlu ise Türkiye’de basın özgürlüğüyle ilgili hiçbir kısıtlamanın olmadığınu savunuyordu.
Davutoğlu, “Türkiye demokratik bir ülkedir, bütün gazeteciler gazetecilik ile ilgili faaliyetlerini yürütebilir. Bunun sınırı yoktur. Hiçbir sınırlama, kısıtlama yoktur” dedi.
Ancak ‘gazetecilikle ilgili olmayan bazı faaliyetler, bazı terörist faaliyetlere ortak olunursa‘ bunun ayrı bir durum olduğunu savunan Davutoğlu, şöyle devam etti: “Bugün Türkiye IŞİD, PKK ve DHKP-C terör örgütlerinin saldırılarına hedef olmaktadır. Terörle mücadelede hepimiz bazı temel değerlere uymak durumundayız.”
Gazetecilik haber yapmak, fotoğraf çekmektir
‘Terör örgütlerinin propagandasına müsamaha gösteremeyeceklerini‘ belirten Davutoğlu, “Bu gazetecilik ile ilgili bir faaliyet değildir. Gazetecilik ile ilgili faaliyetler; haber yapmak, fotoğraf çekmektir” dedi.
Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı ‘tiran‘ olarak değerlendiren Barack Obama’nın BM Genel Kurulu’ndaki konuşmasına da değinen Davutoğlu, genel olarak Obama’nın açıklamalarını entelektüel ve içerik bakımından doyurucu bulduğunu ifade etti.
Türkiye’nin bir tehdit geldiğinde sınırını koruyacağını belirten Başbakan, Esad’ın bütün barış formüllerini kendisinin öldürdüğünü ifade ederek, “Geçiş süreci Esad’sız bir Suriye’ye geçiş sürecidir” dedi.