Amerikalı yönetmen David Fincher, ‘Fight Club’ filminin ana karakteri Tyler Durden’ın ‘Incel’ler ve aşırı sağcıların ikonu haline gelmesinden ‘sorumlu tutulamayacağını’ söyledi: “Tyler Durden’ı idolleştiren insanlara nasıl yardım edilir bilmiyorum.”

Edward Norton ile Brad Pitt’in başrollerini paylaştığı film, ikilinin bir dövüş kulübü kurması ve bunun yerel bir örgüte dönüşmesini anlatırken bir kapitalizm ve sistem eleştirisi sunmaya çalışıyor.
Chuck Palahniuk’in aynı isimli kitabından uyarlanan ‘Fight Club’ 1999’da gösterime girdiğinde gişede başarısız olmuş ancak sonraki yıllarda kült bir klasik haline gelmişti.
Özellikle son yıllarda Pitt’in canlandırdığı ‘Tyler Durden’ karakteri aşırı sağcı veya ‘Incel’ erkekler arasında bir figür haline geldi.
‘Incel’lik ‘zoraki bakirlik’ diye tanımlanabilecek bir davranış biçimi. Romantik ve cinsel deneyim eksikliğinin suçunu kadınlarda ve toplumda arayan heteroseksüel erkekler için kullanılıyor. Dahası, ‘incel’ler, kadın düşmanlığı, aşırılıkçılık, şiddet ve ırkçılıkla da bağdaştırılıyor.
The Guardian’dan Steve Rose’a konuşan Fincher, filmin aşırı sağ için bir ‘mihenk taşı haline gelmesi’yle ilgili şunları söyledi:
“İnsanların olayları nasıl yorumladığından ben sorumlu değilim… Dil evrim geçirir. Semboller evrimleşir. Bunu onlar için yapmadık ama insanlar bir Norman Rockwell tablosunda ya da Picasso’nun Guernica’sında da göreceklerini görürler.
İnsanların Tyler Durden’ın kötü bir örnek olduğunu anlamadıklarını hayal etmek benim için imkansız. Bunu anlayamayan insanlara nasıl yanıt vereceğimi ve onlara nasıl yardımcı olacağımı bilmiyorum.”