BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, ‘sansür yasası’nın TBMM’de kabul edilmesinden kaygı duyulduğunu belirterek, yasanın ülkede ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı düzenlemeler içerdiğine dikkat çekti.
AKP ve MHP’nin hazırladığı ‘dezenformasyonla mücadele yasası’ adı verilen, gazetecilik meslek örgütlerinin ‘sansür yasası’ olarak adlandırdığı kanun teklifi iki gün önce Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilmişti.
VOA Türkçe’nin haberine göre açıklamada BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Marta Hurtado’nun şu sözlerine yer verildi: “Uluslararası insan hakları hukukuna göre ifade özgürlüğü ‘doğru’ bilgiyle sınırlı değildir, gerek çevrimiçi gerek çevrimdışında ‘her türden bilgi ve fikri’ kapsar. İfade özgürlüğüne kısıtlamalar sadece meşru ve gerekli durumlarda düşünülebilir.”
Hurtado, yeni düzenlemelerin ‘keyfi, sübjektif yorumlama ve suistimal’ için ciddi boyutta imkan yarattığını söyledi: “Zaten çok kısıtlayıcı bir ortamda, insanların, Türkiye’nin de taraf olduğu Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi’nin 19’uncu maddesince garanti altına alınan bilgi arama, alma ve paylaşma haklarını daha da sınırlama riskini taşıyorlar.”
Sözcü,, düzenlemelerin ayrıca gazeteciler, insan hakları savunucularına baskı uygulamak ve otosansürü teşvik etmek için yeni yolların kapısını açma tehlikesini barındırdığını ekledi.
İfade özgürlüğü ve bilgiye erişimin, halkların kamu ve siyaset hayatına etkin katılımı için gerekli olduğunu ve her demokraside ‘büyük önem taşıdığını’ vurgulayan Hurtado, “Türkiye’yi, uluslararası hukukun garantisi altındaki ifade özgürlüğüne tam saygı göstermeye çağırıyoruz” dedi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği görevine gelecek hafta başlayacak olan Volker Türk de, yasanın, sivil toplum ve medya temsilcileriyle anlamlı görüş alışverişi yapılmadan hazırlanması ve kabul edilmesinden ‘üzüntü duyduğunu’ kaydetti.