Sağlıklı beslenmede son trend Atlantik diyeti.

Yeni bir çalışma Atlantik diyetinin, kalp hastalığı, felç ve tip 2 diyabete dönüşebilecek bir dizi duruma işaret eden metabolik sendrom riskini azaltabileceğini öne sürüyor. Akdeniz diyeti kadar kapsamlı araştırılmamış olsa da iki beslenme biçimi oldukça benzer.
Zaten Atlantik diyeti aslında kuzeybatı İspanya ve kuzey Portekiz’den gelen geleneksel bir diyet.

Atlantik diyeti nedir?
Harvard TH Chan Halk Sağlığı Okulu’nda beslenme alanında yardımcı doçent Marta Guasch-Ferre, Verywell‘e şunları söyledi:
“Hem Atlantik hem de Akdeniz diyetleri, yemeğin kültürel ve sosyal yönlerine önem veriyor. Yemekler genellikle aile ve arkadaşlarla birlikte yenir, topluluk duygusunu geliştirir ve potansiyel olarak genç ve yaşlı nüfusta yaşam kalitesini artırır.“
Her iki diyet de taze balık, mevsim sebzeleri, baklagiller, tam tahıllar, süt ürünleri ve orta derecede şarap tüketimi içeriyor. Atlantik diyetindeki temel fark, kırmızı et ve domuz eti ürünlerinin daha fazla tüketilmesi. Ancak Guasch-Ferre kırmızı et tüketiminin sınırlandırılmasını ve mümkünse baklagiller gibi bitki bazlı seçeneklerle değiştirilmesini öneriyor.

Atlantik diyeti hakkında eski araştırmalar ne diyor?
2010’da yapılan bir araştırma, Atlantik diyetinin daha düşük, ölümcül olmayan kalp krizi oranlarıyla bağlantılı olduğunu buldu.
Geçen yıl Moleküler Psikiyatri dergisinde yayınlanan bir başka çalışmada da Atlantik diyeti ile daha düşük depresyon riski arasında bir bağlantı gözlendi.
Atlantik diyetini denemeli misiniz?
Atlantik diyetinin sağlıklı bir seçenek olduğunu destekleyen bazı kanıtlar var ancak bu, bunun herkes için doğru beslenme modeli olduğu anlamına gelmiyor. İspanya ve Portekiz’in Atlantik kıyısında yaşayan insanlar taze deniz ürünlerine, işlenmemiş bütün gıdalara ve şaraba daha kolay erişebiliyor. Ancak diyetlerini bölgelerin dışına kopyalamak zor veya maliyetli olabilir.
Yeni bir beslenme planına başlarken kültürel geleneklerin ve benzersiz sağlık ihtiyaçlarınızın dikkate alınması gerektiğini unutmayın.