• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Aşırı sıcaklarda az su içmek kalp krizlerine yol açabilir

18/07/2024 20:01

MESUDE DEMİR

@mesudedemirr

Acil Tıp Uzmanı Prof. Dr. Özgür Karcıoğlu aşırı sıcakların bebek ve küçük çocuklar, yaşlılar, kronik hastalıkları (özellikle kalp, akciğer ve böbrekle ilgili hastalıklar) bulunanlar için daha riskli olduğunu söyledi. Aşırı sıcaklarda az su içmek pek çok soruna zemin hazırlıyor.


Fotoğraf: AA

Artan su kaybı, sıcak bitkinliğinden başlayıp çarpması ve hatta komaya kadar gidebilen sorunlara zemin hazırlıyor. Aşırı sıcaklar herkesi etkiliyor. Ancak bazı gruplarda daha ciddi sorunlara yol açıyor. Yaşlılar (özellikle 75 yaş üstü), bebekler ve beş yaş altı çocuklar (sıcaklığa karşı koruyucu mekanizmaları yeterince gelişmemiş), hamileler, engelli bireyler ve açık havada çalışanların sıcak havadan daha fazla ve hızlı etkileniyor. Yoğun betonlaşmanın yaşandığı kentlerde yeterli doğal ve yeşil alan olmadığı için, sıcaklıklar daha da artıyor. Dolayısıyla kentlerde yaşayanlar için risk daha da büyük.

Özellikle yaşlıların yeterli su içip içmediklerinin takip edilmesi gerekiyor. Karcıoğlu derdini anlatamayan demans ve bakım hastalarına dikkat edilmesini hatırlattı: “Bunlar susadıklarını ifade edemeyebilirler. Bakıcıları ya da yanlarındakiler de dikkat etmez ve her zamanki kadar su verirse, susuzluktan bilincini kaybedebilir, komaya bile girebilirler. Aynı dikkat bebeklere de gösterilmeli.”

Su kaybı kanı koyulaştırıyor

Aşırı su kaybı kalp krizi, beyin kanaması risklerini de artırıyor. İnsan vücudunda belli bir miktarda kan var. Elbette ki sıcakla kaybedilmiyor ama susuz kalındığında kan daha koyu hale geliyor. Beyin ve kalpteki kılcal damarlarda dolaşımı zorlaşıyor. Karcıoğlu, “Damar sertliği gibi bir sorunu da varsa kalp krizi geçirme ihtimali artıyor. Yine örneğin beyin damarlarında baloncuk (anevrizma) varsa patlayabiliyor” dedi.

Aşırı terleyenler, açık havada (örneğin tarlada) çalışanların günlük su kaybının 4-5 litreyi bulabileceğini vurgulayan Karcıoğlu, şöyle devam etti: “Terle birlikte sodyum gibi bazı mineraller de kaybediliyor. Örneğin sodyumun kaybedilmesi bilinci etkiliyor. Ama sıcaktan hafif rahatsız olanlara ‘sıcak çarptı’ denilerek hemen tuzlu ayran içirmek bu kez tansiyonunu bilinçsizce yükseltebilir.”

Yaşlıysa ‘sıcak çarptı, geçer’ demeyin

Peki kimler, ne zaman tıbbi yardım almalı? Karcıoğlu’nun verdiği bilgiye göre nispeten genç olanların sıcaktan rahatsız olduğunda, gölgede oturunca, su içince tamamen normale dönüyorsa hastaneye gitmesine gerek yok. Ancak kronik hastalıkları bulunanlar, yaşlıların ‘sıcak çarpmıştır, geçer’ denilerek şikayetlerinin hafife alınması doğru değil. Hastanede kontrolden geçmeleri gerekiyor. Ayrıca bilinci yerinde olmayan, verilen sorulara makul yanıtlar vermeyenlerin zaman geçirilmeden hastaneye ulaştırılması önemli.

Yeterli su içilmemesinin yanı sıra, havasız ve kabalalık ortamlar, güneş ışınlarına maruz kalma, uygun giyinmemek de sıcak hava hastalıklarını tetikleyebildiğini söyledi. Sıcak hava ayrıca, baş ağrısı ve dönmesi, halsizlik, kramp, bulantı, kusma, ishale de yol açabiliyor.

Su içmek için susamayı beklemeyin

Aşırı sıcağın etkilerinden korunmak için:

* Günlük su tüketimi 2,5-3 litre düzeyinde tutulmalı. Susadığınızı hissetmeseniz bile bol sıvı alınmalı.

*Otomobil içerisinde kısa süreliğine bile olsa kesinlikle evcil hayvan, bebek ya da çocuk bırakılmamalı.

*En sıcak saatler olan 10:00-16:00 arasında mecbur kalınmadıkça dışarı çıkılmamalı ve güneşlenilmemeli.

*Giysiler açık renkli, bol, havayı geçiren kumaşlardan seçilmeli.

*Ağır fiziksel aktivitelerden kaçınılmalı.

*Çay, kahve, gazlı ve asitli içecekler mümkün oldukça tüketilmemeli.

*Yağlı, ağır yemeklerden ve aşırı yemek yemekten kaçınılmalı.

*Güneş koruyucu kremler kullanılmalı.

*Şapka, şemsiye, güneş gözlüğü takılmalı.

*Vücut mümkün olduğunca serin tutulmalı. Sık duş alınmalı. Gün içerisinde eller, ense ve yüz sıkça yıkanmalı.

*Evler iyice havalandırılmalı ve pencerelere güneşlik takılmalı.

Kategori:Diken özel, Sağlık, Vitrin-mobil

SON HABERLER

Ticaret bakanı: OECD diyor ki Türkiye'de hayat standartları dört kat yükseldi

Ticaret Bakanı Bolat Ömer “OECD diyor ki, son 10 yılda Türkiye’de hayat standartları dört katı yükseldi” dedi.

Polis memurunun aracından dokuz kaleşnikof tüfek ve beş ruhsatsız tabanca çıktı

Sakarya’da polis memurunun aracından dokuz kaleşnikof piyade tüfeği, beş ruhsatsız tabanca çıktı, zanlı gözaltına alındı.

İstanbul'da bazı yollar kapalı

İstanbul’da 25 Mayıs’ta Galatasaray’ın şampiyonluk kutlaması nedeniyle bazı yollar kapalı.

İmamoğlu'nun telefonu: İBB bürokratı evinde olduğunu söyledi, arama talep etti

Tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ikinci telefonunun yerini İBB Teknoloji Grup Başkanı Erol Özgüner’in söylediği ortaya çıktı.

Fatih Altaylı'ya 'tehdit': Suç duyurusunda bulunuyorum

Gazeteci Fatih Altaylı tehdit edildiğini açıkladı.

Interpol'ün kırmızı bültenle aradığı şüpheli Alanya'da yakalandı
Ankara için sıcaklık uyarısı

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 763 gündür hapiste

YAZARLAR

Bir uyanışın tarihi: 19 Mayıs

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Elinden çıkanı kulağın duysun

Mustafa Dağıstanlı

Ali Özgentürk için: Böyle mi olmalıydı!

Ayhan Tinin

Çocuk, sınırsızlıkta değil, sınırda büyür

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Yazalım da ne yazalım nasıl yazalım!

Murat Sevinç

Senyör Amicis'in gazına geldim 

Behzat Şahin

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

GÜNÜN 11’İ

Savaşkan İskefli: TOFAŞ ve Stellantis arasındaki birleşme, otomotiv sanayisi için hem bir fırsat hem de sınav

Mehmet Yaşin: 'Sabahçı' modasının öncüleri, kararında sabah içkisinin insanı canlandırdığını iddia ediyorlar

Berkant Gültekin: Bahçeli bir bakıma tüm sırrı ve gizemi bozdu

Gündüz Vassaf: Gün, Harvard'la dayanışmanın günü

Mithat Fabian Sözmen: İşçi sınıfının taraftarlığı anonimliğe, edilgenliğe ve seyirciliğe mahkum

Selin Nakıpoğlu: Diyanet iktidarın emrindeki politik bir aygıt

Cihan Tuğal: Uluslararası ilişkileri aile ilişkilerinin belirlediği bir döneme mi giriyoruz?

Recep Genel: O mis kokulu salatalıklar, domatesler, marullar bizi yavaş yavaş öldürüyor

Rahmi Turan: Erdoğan'a 'ömür boyu cumhurbaşkanlığı' sağlanmak için çalışmalar olduğu iddiaları var

Timur Soykan: Türkiye'de yaşamak vahşi bir dolandırıcı ormanında hayatta kalmaya benziyor

Onur Çanakçı: 'Faizle değil, üretimle büyüme' anlayışının uygulanması şart

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×