Faiz ile enflasyon arasında bağ kurarken farklı zaman dilimlerini kullanmamak gerek.
Faizle kıyaslanan, genellikle açıklanan enflasyon oranı oluyor. Oysa o oran artık geride kaldı.
Faiz gelecek dönemin oranı, açıklanan enflasyon ise geride kalan dönemin…
Dolayısıyla kıyaslama için gelecekteki enflasyona ve o enflasyonun ne olabileceğine bakmak gerekiyor.
Bizde mevduatın vadesi genellikle üç ayın altındadır, hatta 32 gündür; ama üç aylık ya da aylık enflasyon hedefi de yok ki… Bu yüzden de bir yıllık döneme bakmak durumundayız.
Eğer politika faizi yüzde 35’te kalırsa ve mevduat faizi de bu orana yakın seyrederse önümüzdeki bir yılda oluşacak enflasyonla faiz ancak başa baş duruma gelecek demektir.
Enflasyonda bu yıl için tahmin edilen yüzde 65’in ve 2024 tahmini olan yüzde 33’ün gerçekleşmesi için aylık ortalama artışın ne olması gerektiğini bir süre önce hesaplamıştık. (Ekonomi, 16 Ekim 2023.) Bu, olabilecek en iyimser senaryo ve Türkiye yıllık yüzde 35 enflasyonu 2024’ün ekim ayında yakalayabiliyor.
Bir aylık veya üç aylık dönemlerde pozitif reel faiz oluşabilir ya da tersi olur; ama görünen yıllık bazda pozitif reel faizin şu durumda ancak önümüzdeki yıl ekimde yakalanabileceğidir. Tabii ki bu, enflasyona ilişkin en olumlu senaryonun gerçekleşeceği varsayımına bağlı bulunuyor.