Fırat Kalkanı operasyonu yapılır, bölge DAEŞ militanlarından temizlenir, ilk tepki, nedense, sevinmesi gerekenlerden gelir.
PKK-HDP çizgisini anladık da, Kemal Kılıçdaroğlu’na ne oluyor? Kılıçdaroğlu, ilk beyanatında operasyonu desteklediklerini bildirmişti. Başka şansı yoktu.
Hemen ikinci bir açıklama yaptı: “Orada durulsun. Fazla güneye inilmesin.” Operasyon uzayınca, huysuzlanmaya başladı. Dilini sertleştirdi.
Şimdi de, OHAL’i ve KHK’leri gerekçe göstererek FETÖ operasyonlarına itiraz ediyor. FETÖ kanallarının kapatılması düşünce özgürlüğüne vurulmuş bir darbeymiş, on binlerce insan mağdur ediliyormuş…
Kılıçdaroğlu, son çıkışlarıyla “FETÖ’nün koruyucu meleği” rolüne soyunmakla kalmadı, adeta “klan dayanışması” sergilemeye başladı. Bu nedenle, “Şu kaset komplosu meselesini yeniden düşünmekte yarar var” diyorum.