EMRE ZOR
ABD’de Şükran Günü haftasında düzenlenen yedi toplu saldırı sonrası ‘silah kültürü’ tekrar tartışılıyor.

Aynı haftada Virginia eyaletindeki Walmart mağazasında, müdürün çalışanların odasına girerek açtığı ateşte altı kişi öldü ve dört kişi yaralandı. Saldırgan aynı silahla intihar etti.
Colorado eyaletindeyse gay bara saldırıda beş kişi öldü. Saldırganın babası olayı duyunca şükrettiğini söyledi: ’’Başta oğlum gay mi diye korktum, sonra ‘Oh’ dedim. Ben muhafazakar bir Cumhuriyetçiyim.’’
Silahlı Şiddet Arşivi kurumuna göre 22 kişinin öldüğü bu haftada beş farklı eyalette daha toplu saldırılar can aldı.
Bu saldırılar ABD’deki silah tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Çoğu Amerikalı anayasadaki bireysel silahlanma hakkını kutsal sayıyor. Buna karşılık silahlanmanın yaşama hakkını tehdit ettiği söyleniyor.
Demokratlar silah kullanımına sınırlama isterken Cumhuriyetçiler devletin ‘özgürlüklere’ karışmamasında ısrarcı.
Haziranda 750 milyon dolarlık silah güvenliği yasasını imzalayan ABD’nin Demokrat Başkanı Joe Biden çarşamba Kongre’ye eylem çağrısı yaptı: ’’Bu yıl 30 yılın en önemli silah yasasını imzaladım ama yeterli değil. Daha büyük adımlar atmalıyız.’’
Biden’ın güvenlik yasasındaki kırmızı bayrak kanunlarıyla mahkemeler kendine veya başkalarına tehlike oluşturabilecek kişilerin silahlarına geçici süreyle el koyabiliyor. Ayrıca 18-21 yaşındakilerin silah almaları zorlaştırılmıştı.
Ancak ara seçimlerde Demokratlar Kongre’nin Temsilciler Meclisi kanadında çoğunluğu kaybetti. Böylece Biden’ın istediği yasaların geçmesi zorlaşacak.
Başkan yeni yasa istiyor
Nitekim Biden, Şükran Günü ziyaretinde ocakta yeni Kongre oluşmadan önce bireysel silahlanmanın sınırlanması için yasa istediğini söyledi: ’’Hala yarı otomatik silahların satılabilmesi saçmalık. Silah üreticileri dışında kimseye yararı yok. Bunu engellemeye çalışacağım.’’
Ne kadar silah o kadar ölüm
Sivillerdeki silahların kişi sayısından fazla olduğu tek ülke olan ABD’de her 100 bin kişiden dördü silahlı şiddet sonucu ölüyor. Bu oran gelişmiş ülkelerdeki ortalamanın 18 katı.
Silahlı Şiddet Arşivi’nin 2014’ten beri yayımladığı istatistiklere göre ABD’de bu yıl 607 toplu saldırı düzenlendi. Geçen sene bu sayı 690’dı.
’Toplu silahlı saldırı’ tanımına fail hariç en az dört kişinin vurulduğu olaylar giriyor.
Silahlı şiddetin önlenmesi için çalışan kuruluş Everytown for Gun Safety’e göre zayıf silah yasalarıyla yüksek cinayet, intihar ve kazara öldürme oranları doğrudan ilişkili.
Silahlı ölümleri engellemek için yasalar çıkaran ülkelerde bu istatistik bariz. Örneğin Avustralya’da 1996’da 35 kişinin öldüğü toplu saldırı sonrasında sıkı silah kanunlarıyla 1 milyon 26 bin silah imha edilmişti ve 10 yılda ülkedeki silahlı ölümler yüzde 50 düşmüştü.
Pew Research Center’ın anketine göre Amerikalıların yüzde 53’ü daha sıkı silah kanunları istiyor.
Cumhuriyetçiler bireysel silahlanmanın ‘hak’ olduğunu ve insanların kendini savunabilmesi için gerektiğini yineliyor. Ayrıca silah sınırlandırmalarının toplu saldırıları önlemeyeceğini, asıl sorunun yaygın zihinsel hastalıklarda olduğunu söylüyor.
Buna karşılık silah kontrolü savunucularından Shannon Watts silahların savunmaya değil öldürmeye yaradığını belirtiyor: ’’Silahlar güvenliği sağlasaydı dünyanın en güvenli ülkesi olurduk. Ama sivillerdeki 400 milyon silah ve zayıf yasalar gelişmiş ülkelerdeki oranın 25 katı cinayete sebep oluyor.’’