Kocaeli Kandıra’da organize sanayi bölgesi kurmak için kamulaştırılan 2 bin dönümlük bölgenin ortasındaki arazisini satmak istemeyen Mürsel Yaylalı, tek başına hukuk mücadelesi vererek, projeyi iptal ettirdi.
1 milyon TL, deniz kıyısında ev… Eyvallah demedi

Görsel, Hürriyet’ten alınmıştır.
Hürriyet’ten Burak Coşan’ın haberine göre, 2.8 dönümlük arazisini satmak istemeyen Yaylalı, “Ben Kandıra’daki evimde nefes alıyorum. Amacım para kazanmak değil. Sonuna kadar direneceğim” diye konuştu.
Organize sanayi bölgesi için çok sayıda hissedardan arazileri satın alındı, tek tek bölge kamulaştırıldı. Sıra Yaylayı’ya gelindiğinde ise yetkililer beklemedikleri bir direnişle karşılaştı.
Elektrikçilik yapan Yaylalı’ya arazisini satması için 1 milyon TL para, ardından da deniz kıyısında ev dahi teklif edildi. Ancak Yaylalı, üzerinde bir de ev inşa ettiği arazisinden bir türlü vazgeçmedi.
Proje alanında 1997.2 dönümlük arazinin satışına rağmen arazisinden vazgeçmeyen Mürsel Yaylalı kamulaştırmanın iptali için bir de dava açtı. Mahkeme, bölgenin baraj havzası içinde yer alması nedeniyle Mürsel Yaylalı lehine karar verdi.
Yetkililer ise barajın zaten organize sanayi bölgesinin kurulmasının ardından artacak nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak üzere yapıldığını belirtiyor. Yine de bölgenin baraj havzası içinde kalması ve su yolları bulunduğu gerekçesiyle açılan davada, Yaylalı haklı bulundu. 2008 yılından bu yana devam eden kamulaştırmaya direnişte geriye Danıştay süreci kaldı.
‘Benim derdim para değil’
Erzurum’dan İstanbul Pendik’e göç eden 50 yaşındaki elektrikçi Mürsel Yaylalı, Kandıra’daki araziyi ‘nefes alabileceği’ bir alan olarak tanımlarken, kendisine bu arazi için ‘çok büyük paralar’ teklif edilse de şu zamana kadar satmadığının altını çiziyor.
Yaylalı, “Dava açtım. Benim derdim para değil. Kendi çapında bir elektrikçiyim. Zengin biri de değilim. Bu arazimden para da kazanmak istemiyorum. İstanbul’a bu kadar yakın olan bir yerde hava alacağım arazime OSB yapılmasını istemiyorum. Namazgah barajı havzasının ve bölgedeki su kaynaklarının korunması. Söz konusu bölge daha önceden tarım ve hayvancılık alanıydı. Kandıra bölgesi de turizm alanı ilan edilmişti. Yapılan alımlar da başlı başına yanlış” diye konuştu.
‘Yok olmaması için elimden geleni yapacağım’
Mücadelesine devam edeceğini kaydeden Yaylalı, “Çok fazla mirasçı olması sebebiyle köylüleri kandırarak araziler topladılar. Bir tek ben direndim. Direnmeye de devam edeceğim. Milyonlar da teklif etseler arazimden vazgeçmeyeceğim. Eğer İdare Mahkemesi’nin aldığı kararı Danıştay bozarsa, daha az para alacağımı biliyorum. Yine de direnmeye devam edeceğim. Böyle bir doğal güzelliğin yok olmaması için elimden ne geliyorsa yapacağım” dedi.