British Council tarafından yapılan bir araştırma ünlü yazar Shakespeare’in Brezilya, Hindistan, Çin, Meksika ve Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde Britanya’dakinden daha çok sevildiğini ortaya koydu.
The Guardian gazetesinde yer alan 15 farklı ülkede 18 bin kişiyle görüşülerek yapılmış araştırmaya göre, Meksikalıların yüzde 88’i, Türklerin ise yüzde 79’u yazarı seviyor. ‘Shakespeare aşığı’ Britanyalıların oranı yüzde 59.
Hindistanlıların yüzde 83’ü Shakespeare’i anlayabildiklerini söylerken yazarla aynı anadile sahip Britanya’da bu kapasitedekiler yüzde 58’de kalıyor.
Brezilyalıların yüzde 84’ü eserlerin günümüzde de değerli olduğunu düşünüyor. Brezilyalılarla hemfikir Britanyalıların oranı yüzde 57.
Araştırma Shakespeare’in yurtdışındaki total popülerlik oranını yüzde 65 olarak hesapladı. Bu oran Britanya’da ancak yüzde 59 olabildi.
Ecdadlarının dilini anlayamıyorlarmış
British Council’in ‘Shakespeare Yaşıyor’ programı koordinatörü Rosemary Hilhorst, sonuçların Britanya için utandırıcı olmadığını, mühim olanın yazarı genç kuşaklar için daha kolay ulaşılabilir ve geçerli kılmak olduğunu söyledi ve ekledi: “Aslında güncel olduğunu hissederlerse, o fantastik hikayelere temas edebilirler.”
Hilhorst’a göre yazarın İngilizce konuşulan ülkelerde daha az popüler olmasının sebebi, yurtdışında güncel ve anlaşılabilir çevirilerine ulaşılabilmesi. Nitekim 16. yüzyıl İngilizcesi ile yazan Shakespeare eserlerinin, İngilizce konuşulan ülkelerdeki popülerlik oranları birbirine çok yakın.
Voltaire etkisi mi?
Shakespeare’i en az seven toplum ise yüzde 51’le Fransızlar ve yüzde 44’le Almanlar. Fransızların Shakespeare’e duyarsızlıklarının, yazarın eserlerini ‘muazzam bir gübre yığını’ olarak tanımlayan Voltaire’den kaynaklandığı düşünülüyor.
Tüm ülkeler genelinde yazarın en popüler karakterlerinin ‘Romeo ve Juliet’ olduğunu da ortaya koyan araştırma, yazarın ölümünün 400’üncü yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde yapıldı.