İstanbul’da 25 Aralık’ta gözaltına alınıp 24 gün gözaltına tutulan gazeteci Derya Okatan, hakarete uğradığını ve ölümle tehdit edildiğini söyledi.
Aralarında Diken’in eski editörü Tunca Öğreten’in de bulunduğu altı kişi 25 Aralık 2016’nın ilk saatlerinde evleri basılarak gözaltına alınmıştı.
Öğreten’in yanı sıra ETHA Sorumlu Müdürü Derya Okatan, kapatılan DİHA’nın Haber Müdürü Ömer Çelik ve muhabiri Metin Yoksu, Yolculuk gazetesi Yazı İşleri Müdürü Eray Sargın ve Birgün gazetesi çalışanı Mahir Kanaat 24 gün gözaltında kaldıktan sonra savcılığa çıkartılmıştı.
Savcılık ifadelerinin ardından mahkemeye çıkartılan gazetecilerden Tunca Öğreten, Ömer Çelik ve Mahir Kanaat tutuklanmıştı.
Metin Yoksu, Eray Sargın ve Derya Okatan ise serbest bırakılmıştı.
Gazete Şujin’e konuşan Okatan, gözaltı süresi boyunca çeşitli saldırılarla karşı karşıya kaldığını anlattı: “Erkek polisler tarafından nezarethanede küfür edildi, hakarete uğradım ve ölümle tehdit edildim. Gerçekten söyleyebilirim ki kadınlara yönelik çok baskı var. Ancak biz kadın gazetecileri asla yıldıramayacaklar.”
‘Bu kadar saçma bir dosya görmedim’
RedHack soruşturması kapsamında gözaltına alındıklarını hatırlatan Okatan, “Hiç bu kadar saçma bir dosyayla karşı karşıya kalmadım. 24 gün boyunca neyle suçlandığımızı bilmeden insanlık dışı uygulamalarla gözaltında tutulduk. Emniyette RedHack’e dair soruşturmalarla karşılaştık. Savcılığa geldiğimizde ise çok farklı bir soruşturma. Herkese farklı örgütlerle örgüt propagandası ve örgüt üyeliği suçlaması yapıldı” diye konuştu.
“Üç arkadaşımız kurban seçildi” diyen Okatan şöyle devam etti: “Biz gazetecilerin RedHack ve Berat Albayrak’ın maillerinin hacklenmesiyle alakası yok. Ama bu kadar büyük bir operasyon yapılmışken tutuksuz bir dosya olamazdı. Mutlaka tutuklamayla sonuçlanması gerekiyordu. Gerçekten bu tutuklamanın hukuki hiçbir dayanağı yok. Akıl almaz bir soruşturma dosyası.”
‘Kadın gazeteciler yılmayacak’
Kadın gazetecilere ‘içeride’ daha büyük bir baskı olduğunu aktaran Okatan şunları söyledi: “Kadınlar daha fazla baskı ve saldırılara maruz kalıyor. Ben gözaltında 24 gün boyunca çeşitli saldırılarla karşı karşıya kaldım. Erkek polisler tarafından nezarethanede küfür edildi, hakarete uğradım ve ölümle tehdit edildim. Gerçekten söyleyebilirim ki kadınlara yönelik çok baskı var. Ancak biz kadın gazetecileri asla yıldıramayacaklar.”