CANAN COŞKUN
canancoskun2@gmail.com
@canancoskun
Yargıtay 16. Ceza Dairesi, Çağdaş Hukukçular Derneği ve Halkın Hukuk Bürosu avukatlarının mesleki faaliyetleri gerekçe gösterilerek mahkum edildiği dosyada adil yargılanma talebiyle tuttuğu ölüm orucu nedeniyle yaşamını yitiren Ebru Timtik’in yanısıra Barkın Timtik, Selçuk Kozağaçlı ve Ezgi Çakır haricinde 14 avukata verilen hapis cezalarını onadı.
Kararda, avukatların tahliye talepleri reddedilerek tutukluluk hallerinin devamına hükmedildi.
Aytaç Ünsal’a adli kontrol şartı
Kararda, Ebru Timtik ve Aytaç Ünsal’ın tuttuğu ölüm orucuna da değinildi. Açlık grevlerinin ‘genellikle örgüt mensubu olan hükümlü ve tutukluların örgütün talimatı ya da bireysel kararla başvurdukları yöntem’ olduğu savunan Yargıtay, Aytaç Ünsal’ın infazının durdurulmasına, infazın gerçekleşebilmesi için adli kontrol tedbirinin uygulanması gerektiğini belirtti.
Kararda, avukatlar Naciye Demir, Şükriye Erden ve Özgür Yılmaz hakkında İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘DHKP/C silahlı terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla yargılama yürütüldüğü’ anımsatıldı ve iki dosyaya konu eylemler arasında hukuki ve fiili bağ olup olmadığı değerlendirilerek sonuca göre İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosyada bu sanıklar bakımından davaların reddine karar verilmesinin mümkün olduğu aktarıldı.
Deliller Fethullahçı yapıdan kaldı
İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davada yalnızca Demir, Erden ve Yılmaz yargılanmıyordu. Selçuk Kozağaçlı, Ebru Timtik ve Barkın Timtik de aynı davada yargılanıyordu. Bu davaya konu deliller emniyette ve yargıda Fethullahçı yapının etkin olduğu zamanlarda toplandı. Soruşturma savcısı Adem Özcan, darbe girişiminden sonra meslekten ihraç edildi. Bu davadaki deliller, Eylül 2017’de başlayan soruşturma sürecinde de avukatlara suçlama olarak yöneltildi.
Yargıtay, yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığını, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğini, ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiğini, özleri değiştirmeksizin tartışıldığını, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığını savundu.
Davalar birleşsin
Yargıtay, Barkın Timtik, Ebru Timtik, Selçuk Kozağaçlı ve Ezgi Çakır’a verilen hapis cezalarını da suç vasfı yönünden bozdu. Barkın Timtik’in İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla yargılandığını anımsatan Yargıtay, iki davanın birleştirilerek delillerin bir arada değerlendirilmesini, Timtik’in eyleminin ‘örgüt yöneticiliği’ vasfını taşıyıp taşımadığına bu değerlendirmeden sonra karar verilmesi gerektiğini belirtti.
Selçuk Kozağaçlı yönünden ise yine aynı davada ‘örgüt yöneticiliği’ suçlamasıyla yargılandığı anımsatıldı ve her iki davanın birleştirilip tüm delillerin bir arada değerlendirilmesi gerektiği belirtildi. Bu değerlendirmeye göre Kozağaçlı’nın ‘örgüt yönetmek’ vasfını taşıyıp taşımadığı ve eylemler arasında hukuki ve fiili kesinti bulunup bulunmadığı saptandıktan sonra Kozağaçlı’nın hukuki durumunun tayin edilmesinin zorunlu olduğu kaydedildi.
Avukat Ezgi Çakır’a da örgüt üyeliği suçlamasından mahkumiyet hükmü kurulduğunu aktaran Yargıtay, ‘örgüte yardım etmek’ suçlamasıyla ceza verilmesi gerektiğini belirtti.
Davada verilen hapis cezaları şöyleydi:
- Selçuk Kozağaçlı, Aytaç Ünsal, Engin Gökoğlu: Örgüt üyeliği suçundan 10.5 yıl
- Barkın Timtik: Örgüt kurmak ve yönetmek suçlamasıyla 18 yıl dokuz ay
- Behiç Aşçı: Örgüt üyeliği suçlamasıyla 12 yıl
- Aycan Çiçek: Örgüt üyeliği suçlamasıyla dokuz yıl
- Ebru Timtik: Örgüt üyeliği suçlamasıyla 13.5 yıl
- Şükriye Erden: Örgüt üyeliği suçlamasıyla 12 yıl
- Naciye Demir: Örgüt üyeliği suçlamasıyla dokuz yıl
- Özgür Yılmaz: Örgüt üyeliği suçlamasıyla 13.5 yıl
- Ayşegül Çağatay, Yağmur Ereren, Didem Baydar Ünsal, Yaprak Türkmen: Örgüte yardım suçlamasıyla üç yıl dokuz ay
- Ahmet Mandacı, Zehra Özdemir: Örgüte yardım suçlamasıyla üç yıl bir ay 15 gün
- Ezgi Çakır: Örgüt üyeliği suçlamasıyla sekiz yıl