İş cinayetlerinde yitirdikleri yakınları için her ayın ilk pazar günü Galatasaray meydanında ‘Vicdan ve Adalet Nöbeti’ne duran aileler, üç cumhurbaşkanı adayına hitaben bir açık mektup kaleme aldı. Ağustos nöbetinde hiçbir adayın kendilerini ziyaret etmediğini belirten aileler, ‘üzüntü ve öfkelerini bastırarak’ adalet taleplerini seslendirdi.
Neden ısrarla ‘iş cinayeti’ diyoruz?
Aileler, ‘Adalet Arayan İşçi Ailelerinin Cumhurbaşkanı Adaylarına’ başlıklı mektupta, neden ısrarla ‘iş kazası değil iş cinayeti’ dediklerini şöyle açıkladı:
“Bizler kardeşlerini, analarını, babalarını, evlatlarını kanunlarda “iş kazası” olarak nitelenen iş cinayetlerinde kaybetmiş işçi aileleriyiz. Israrla “iş kazası değil iş cinayeti” demekteyiz. Çünkü öngörülebilen ve önlenebilirliği olan bir fiile kaza demek mümkün değildir”
‘Ağustos nöbetinde ziyaret eden olmadı’
20 Mayıs 2012’den beri ‘Vicdan Adalet Nöbeti’ni sürdüren ailelerin mektubunda, “Adayların, işçilere saygının ifadesi olarak, destek nezaketini esirgememelerini isterdik. Olmadı… 32’ncisini tuttuğumuz Ağustos nöbetinde ziyaret eden olmadı” denildi.
‘Üzüntü ve öfkelerini bastırarak’ cumhurbaşkanı adaylarına seslenen aileler, beklentilerini şöyle sıraladı:
*Kanunların açık hükümlerine rağmen işverenlerin ve kamusal denetim sorumluluğu olanların yargılanmaları, layığıyla cezalandırılmaları yönünde açık tutum sahibi olunması,
*Kamu görevlilerinin yargılanmasına mani olan “soruşturma izni verilmemesi” – “işleme koymama” – “işlemden kaldırma” türü uygulamalara son verilmesi,
*İş cinayetinde hayatını kaybedenler arasında sayı ve ölüm biçimi gözetilerek bir alaka hiyerarşisi oluşturulmaması,
*İş cinayetlerinde soruşturma süreçlerinin layığıyla yapılması ve bu yöndeki ailelerin müdahillik tutumlarını caydıran değil teşvik eden Savcılık tutumu oluşturulmasına önem verilmesi,
*İş cinayetlerinde, sorumlularca geliştirilen “kan parası”na bağlanarak şikâyetten vazgeçirme yönündeki çabaların gayriahlaki, gayriinsani, gayrihukuki görülmesinin ilan edilmesi, ailelerin tazminat haklarının daha başında devlet tarafından güvenceye kavuşturulması,
*İş cinayetlerinin kamu düzeni suçu kapsamına alınması,
*Açılmış davalarda yargılama süreçlerinin adil, etkin gerçekleşmesi hususunda açık taraflılığın ortaya konulması,
Cumhurbaşkanlığı makamına ve TBMM’de grubu bulunan siyasi parti temsilcilerine ulaştırdığımız ve 3 yıldır talep ettiğimiz 28 Nisan’ın, diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de iş cinayetlerinde hayatını kaybedenleri ANMA ve YAS günü olarak ilan edilmesi