• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Kıbrıs'ta kim kazandı, kim kaybetti?

20/10/2025 10:09

CENK MUTLUYAKALI

@CenkMutluyakali

Kıbrıs adasının kuzeyinde gerçekleşen seçimler sonucu öne çıkan üç kavram var:
Haysiyet… Ciddiyet… İtibar…

Elbette CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman kazandı. Hem de her partiden seçmenin desteğiyle… 


Onun bilgisi, duyarlılığı, bilgeliği, birleştirici ve sorumlu siyasi tavrı olmasaydı, böyle bir sonuç alınamazdı.

Erhürman, halkın önüne ‘keskinliği‘ değil, ‘makuliyet‘i koydu. 

Ama şu gerçek de ortada: Kıbrıslı Türklerin haysiyetiyle, itibarıyla, iradesiyle çok oynadılar son dönemde…
Hem güneyden yaptılar bunu, hem kuzeyden.

Türkiye’den adadaki iradeye ve demokrasiye müdaheleler çok keskin oldu, çok orantısız.

“Siz karar veremezsiniz” dediler her defasında. “Sizin söz hakkınız yok…”

Seçimin sonucu buna da bir tepki…

Karanlık bir dönemin anatomisi

Bir ‘garip’ siyaset uyduruldu ve ‘iki devlet’ üzerinden ambalajlandı.

Ne siyasi temeli vardı, ne altyapısı… Bir anlatı vardı, ama pratik bambaşkaydı.

Kıbrıslı Türkler yaşadığı topraklara yabancılaştıkça, birileri ‘devlet, egemenlik, statü’ diye bağırdı.

Şaibeli ihaleler bağlandı.

Laiklik tartışılır hale geldi.

Gençler göç ederken Soğuk Savaş’tan kalma korkular yeniden yayılmaya başladı.

Yalan söylediler halka, hem de çok fazla.

Ne kadar kirlilik, ne kadar haramilik varsa üzeri bayrakla örtülmek istendi.

Tarihle, siyasetle, hukukla dalga geçildi.

Her gün biraz daha pişkin, biraz daha laubali, biraz daha ciddiyetsiz davranıldı üstelik.

Kıbrıs’ın kuzeyinde AKP–MHP marifetiyle kurgulanan hükümet, kendi halkına sırtını döndü.

Müteahhitler ‘tutuklanma’ korkusuyla barikattan geçmeye çekinir oldu.

Muhalifler Türkiye’den geri gönderildi, havaalanlarında saatlerce nezarette bekletildi.

Halkın yeniden doğuşu

Tufan Erhürman’ın kazandığı bir seçimin ötesindedir bu sonuç.

Kıbrıs’ta bir toplum yeniden umudunu kazandı.

Özgüvenini kazandı yeniden.

Sesini, sözünü, yüreğini kazandı.

“Biz varız” dedi.

Birleşti, kenetlendi, ayrışmadı, bölünmedi.

Erhürman’la birlikte yeniden umutlandı, dünyaya dair. Kendisiyle, ülkesiyle yeniden gurur duydu.

Umarım bu seçim yeni bir dönüm noktası olur.

Elbette gerçek başarı, Kıbrıslı Türklerin dünyayla buluşmasıdır; ortak bir yurtta çözüm, güvenli ve umutlu bir gelecektir.

Çok mu kolay?

Belki değil.

Ama en azından şimdi umutları var.

Kırılan efsaneler ve ‘ilhak’ hayali

Türkiye’den Kıbrıs’a uzanan ‘siyasi müdahale kültürü’ kaybetti.

Kıbrıslı Türkler, bu seçimle birlikte ‘çözümsüz’ ve ‘müzakeresiz’ bir süreci de reddetti.

Türkiye’nin bir yandan adada ayrı devleti yasaklayan Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nı ‘garanti’ ederken, öte yandan ‘ayrı devlet’ siyasetini desteklemesi; işte bu çelişkiyi ada seçmeni onaylamadı.

Aslında MHP lideri Devlet Bahçeli’nin sözleri, bu siyasetin — en azından bir grubun — ‘Kuzey Kıbrıs’ın Türkiye’ye ilhakı’ hayali olduğunu da açıkça ortaya koydu.

Ne Kıbrıslı Rumların adayı Yunanistan’a bağlama hayali var artık, ne de Kıbrıslı Türklerin Türkiye’ye ilhak…

Bu aşırı milliyetçi söylemlerin adada karşılığı kalmadı.

Meclis’teki oylama ve halkın cevabı

Seçim sürecine damgasını vuran bir diğer olay da, seçime beş gün kala Meclis’ten geçirilen ‘iki devletli karar tasarısı’ydı.

Oy birliğiyle değil, ‘hükümet’in oy çokluğuyla alınan bu karar, bir seçim manevrası olarak tarihe geçti.

Erhürman, seçim süreci boyunca ‘iki kurucu devletin siyasi eşitliğinde federal çözüm’ vizyonunu anlattı.

Bir çözümde ortak yetki alanlarının önemine dikkat çekti.

‘Egemen eşitli’  değil, ‘eşit egemenlik’ dedi.

Tüm bu tutarlılık karşılık buldu.

Kardeşlik dili kazandı

Erhürman’ın Türkiye’yle her koşulda istişare sözü, birleştirici dili ve kardeşlik çağrısı; adadaki Türkiye kökenli seçmeni de etkiledi.

Sonuçta sadece Kıbrıslı Türklerin değil, bu adada yaşayan herkesin iradesi sandığa yansıdı.

Tufan Erhürman, son 25 yılın en yüksek oy oranına ulaşmakla kalmadı; tüm ilçelerde seçimi kazandı.

Hem de…

Süleyman Soylu’dan Binali Yıldırım’a, Mesut Özil’den Yavuz Bingöl’e, Cevdet Yılmaz’dan Hulusi Akar’a, Mevlüt Karakaya’dan Ahmet Erbaş’a kadar adaya yığılan onca ‘misafir’e rağmen…

Trafiğin yönünü değiştiren, ‘yapay zekadan halk yaratan’ Tatar’ın ithal kampanya ekibine rağmen…

Ve en nihayetinde… 

Ersin Tatar’la birlikte, Erdoğan’ın adada ‘kukla yönetim’ olarak anılan müdahaleci anlayışı da kaybetti — bir toplum beş koca yılını kaybederken.

Kategori:Agora, Analiz, Vitrin-mobil

Tüm yazılar: Cenk Mutluyakalı

SON HABERLER

İBB soruşturması: Astaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Aşcı ifadeye çağrıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) odaklı ‘yolsuzluk’ soruşturmasında Astaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Aşcı ifadeye çağrıldı.

Benim güzel komşum: Arif Erkin Güzelbeyoğlu'nun ardından

Bürokrat, bilirkişi, oyuncu, müzisyen… Hepsi, Arif beyin -kendi ifadesiyle söylersek- hayatının bölümleri. Birbirinin üzerine basmayan, birlikte, ahenk içinde yaşanan bölümleri.

Su sorunu: 'Türkiye'nin ilk şeker fabrikası üretim yapamayacak durumda'

CHP Uşak Milletvekili Ali Karaoba, su sorunu nedeniyle Nuri Şeker Uşak Şeker Fabrikası’nın üretim yapamayacak noktaya geldiğini söyledi.

ChatGPT yardımıyla piyango oynayan adam 4,2 milyon lira kazandı

ABD’nin Michigan eyaletinde yapay zeka sohbet aracı ChatGPT yardımıyla Tammy Carvey Powerball piyangosundan 100 bin dolar (yaklaşık 4,2 milyon lira) kazandı.

Kırkağaç kavunu 'kışı' bekliyor

Manisa’nın Kırkağaç ilçesinde yetiştirilen Avrupa Birliği’nden (AB) coğrafi işaret tescili alan Kırkağaç kavunu kışın tüketilmesi için depolarda bekletiliyor.

İBB soruşturması: Divan Grubu Genel Müdürü Murat Tomruk ifadeye çağrıldı
Cadılar Bayramı 'önlemi': Siyah kedi sahiplenmek yasaklandı

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 912 gündür hapiste

YAZARLAR

Kıbrıslı Türkler yıllardır tepeden inşa edilen vesayet düzenini sandıkta çökertti

Mete Hatay

Kıbrıs'ta kim kazandı, kim kaybetti?

Cenk Mutluyakalı

Görünmeyen iletişim: Kokuyla konuşan zihin

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Ah ödüller vah ödüller!

Ayhan Tinin

Sohbeti seven dikenine katlanmaz

Mustafa Alp Dağıstanlı

Büyük restorasyon ve Zizek'in 'utanmazlığı'

Göksun Yazıcı

5 bin yıllık ekmeğin izinde

Nazlı Pişkin

GÜNÜN 11’İ

Mehmet Şakir Örs: Hemen hiçbir ülkede asgari ücret bizdeki kadar önem taşımaz

Ümit İnatçı: Yalnızlık ne mutlak bir iyilik ne de kaçınılması gereken bir kötülüktür

Fehmi Koru: Yalnızca Ersin Tatar kaybetmedi, AK Parti iktidarı da kaybeden tarafta

Ayça Söylemez: Kokain veya meth gibi maddelerin tehlikesine odaklanmışken, fentanil 'yan tehlike' olarak karşımızda duruyor

Haluk Şahin: İşe bak, 2025 yılında da Kıbrıs yazısı yazmak varmış!

Ali Akay: 18'nci İstanbul Bienal'inde karşımıza bir ayağı eksik sıkıntılı bir dünya ortamı çıkıyor

Kamil Tekin Sürek: Devletlerin silahlanmaya ayırdıkları bütçe sürekli artıyor

Alaattin Aktaş: Ekim aylarının klasiği, enflasyon oranının yüksek gelmesidir

Orhan Uğuroğlu: Yerel seçimde öyle bir Osmanlı tokadı yedi ki, sesi sarayın tüm odalarında yankılandı

İbrahim Kiras: Türkiye'nin mevcut siyasi yapısı AB'yle iş birliğinin derinleştirilmesine müsait değil

Soner Yalçın: Kıbrıs'taki sandıktan gayrimeşru işlere duyulan öfke çıktı

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×