• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

İşkenceden beraat kararına Yargıtay üyesi şerh düştü: PKK'lı da olsa işkence yapılamaz

21/12/2018 10:24

@kemalgoktas 

KEMAL GÖKTAŞ

kemalgoktas@diken.com.tr

Yargıtay 8’inci Ceza Dairesi, 11 yıl süren bir davada, yakalanan PKK üyesine işkence yaptıkları iddiasıyla yargılanan polislere, işkence iddialarıyla uyumlu resmi raporlara rağmen verilen beraat kararını onadı.

Beraat kararına karşı çıkan Yargıtay üyesi ise şu şerhi düştü: “Devletin ve milletin bütünlüğüne kasteden her fiilin önlenmesi ve kişilerin en ağır şekilde cezalandırılması ve karşılığını bulması devletin meşru hakkıdır. Ancak bir kişi devlet güçlerince yakalandıktan sonra artık devletin koruması ve şefkati altındadır. Uluslararası sözleşmelere uygun hareket edilmemesi nedeniyle ülkemiz tazminat ödemek zorunda kalmakta ve itibarı zarar görmektedir.” 


Raporlara rağmen beraat

Siirt’te PKK üyesi olduğu iddiasıyla 31 Ekim 2007’de gözaltına alınan kişi, tutuklandıktan sonra Siirt E Tipi Kapalı Cezaevi’nde bir dilekçe vererek emniyette işkence gördüğünü ileri sürdü.

Tutuklu, dilekçesinde ‘gözaltı süresinde yumurtalıklarının sıkılarak, penisinin ucuna ip bağlanarak çekildiğini ve diğer yöntemler uygulanarak işkenceye maruz kaldığını’ belirtti.

Dosyadaki belgelere göre gözaltı tarihi 31 Ekim 2007’de Siirt Devlet Hastanesi’nce düzenlenen raporda darp ya da cebir izi bulunmuyordu.

Gözaltı çıkış tarihi 2 Kasım 2007’de cezaevine giriş ve adli muayene raporunda ise tutuklunun testislerinde şişlik ve kızarıklık olduğu belirtiliyordu.

Şikâyet dilekçesi ve raporlar üzerine Siirt başsavcılığınca sanığın sorgusuna katılan polisler hakkında iki yıl sonra işkence suçundan Siirt 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.

Beş yıl süren davada Adli Tıp Kurumu 2’nci İhtisas Kurumu’ndan da rapor alındı. Raporda, kişide tanımlanan travma sonucu oluşabilecek her iki testisteki şişlik, kızarıklık, septum deviasyonu ve psikiyatrik bulguların işkence iddiaları ile uyumlu olduğu belirtildi.

Bu raporlara rağmen mahkeme, 2017 yılında verdiği kararla sanık polislerin beraatine karar verdi.

Kararın temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtay 8’inci Ceza Dairesi’ne geldi. Daire, 19 Nisan 2018 tarihli kararında beraat kararının usul ve yasaya uygun olduğunu belirterek beraat kararını onadı.

‘PKK’ya en ağır karşılık verilmeli’

Karar oy çokluğuyla alınırken, sanıklara işkence suçundan ceza verilmesi gerektiğini belirten bir üye çarpıcı bir karşı oy yazısı kaleme aldı.

Karşı oyda, gözaltından çıktıktan sonra verilen rapor ve Adli Tıp Kurumu raporunun işkenceyi ispatladığını savunan üye “Bulguların gözaltı süresi içinde meydana geldiğinin kabulü gerekmektedir” dedi.

Karşı oy yazısında PKK’nın amaçları ve işlediği suçlara geniş bir yer ayıran üye, şöyle devam etti: “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin, ülkenin bölünmez bütünlüğüne yönelik her türlü faaliyet ve eylem karşısında ülke içinde ve dışında her türlü önlemi almaya, failleri ve ortaklarını en ağır şekilde cezalandırmaya hak ve yetkisi vardır.Türk Devletinin ve Türk Milletinin varlığına kasteden her türlü hareket en ağır şekilde karşılığını bulmalıdır.Somut olayda, PKK silahlı terör örgütü üyesi olan katılanın (şikayetçi) yakalandıktan sonra gözaltında kaldığı süre içinde Adli Raporlarda belirtildiği şekilde her iki testisde şişlik ve skrotumda kızarıklık, septum deviasyonunun saptandığı, gözaltına alınmadan önce bu bulguların olmadığı raporlarla sabit olduğu anlaşılmaktadır. Katılanın Türkiye Cumhuriyeti Devletinin hakimiyetindeki topraklardan bir kısmını silahlı mücadele ile ayırıp ayrı bir devlet kurmak amacı taşıyan PKK silahlı terör örgütü üyesi olduğu tartışmasız bir husustur.Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ve Türk milletinin varlığına, bütünlüğüne kasteden her fiilin önlenmesi ve kişilerin en ağır şekilde cezalandırılması ve karşılığını bulması devletin meşru hakkıdır.

Devletin koruması ve şefkati…

Ancak, bir kişi devlet güçlerince yakalandıktan sonra gerek tarafı olduğumuz sözleşmeler ve gerekse iç mevzuat hükümlerine uygun hareket edilmelidir. Kişi artık devletin koruması ve şefkati altındadır. Tarafı olduğumuz sözleşmelere uygun hareket edilmemesi nedeniyle ülkemiz çok sayıda dava ile karşılaşmakta ve tazminat ödemek zorunda kalmakta aynı zamanda ülkemizin itibarı da zarar görmektedir.Bu durumda mahkemece yapılacak olan, adli raporlarda sözü edilen bulguların hangi failler tarafından meydana getirildiğinin belirlenmesi ve bu bulguların tek başına işkence suçunu veya rapor kapsamına göre kasten yaralama suçunu oluşturacağı hususunda değerlendirme yapılarak bir hüküm kurulmalıdır. Bu itibarla, yerel mahkeme kararının onanması yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edilmemiştir.”

Kategori:Diken özel

SON HABERLER

Trump duyurdu: BAE, ABD'ye 1,4 trilyon dolar yatırım yapacak

ABD Başkanı Donald Trump, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ABD’ye 10 yılda 1,4 trilyon dolarlık yatırım yapacağını söyledi.

Belçika'daki okulu Esila'nın sınıfını geçmesi için çalışma yapıyor

İstanbul’da gözaltına alınıp yaklaşık bir ay tutuklu kalan Gent Kraliyet Sanat Akademisi (KASK) fotoğrafçılık öğrencisi Esila Ayık’ın sınıfını geçmesi için okulu çalışma yapıyor.

YouTube, videoların en çok izlenen anlarında reklam gösterecek

YouTube, yapay zeka desteğiyle videoların en çok etkileşim alan anlarından hemen sonra reklam gösterecek.

Rus heyeti başkanı: Hedefimiz uzun vadeli barış

İstanbul’daki müzakerelerde Rus heyetine başkanlık eden Vladimir Medinski, Ukrayna’yla uzun vadeli barışı sağlamayı hedeflediklerini belirterek “Heyetimiz olası çözüm yollarını bulma niyetinde” dedi.

Erdoğan: Biz Bahçeli'yle ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Biz sayın (MHP lideri Devlet) Bahçeli’yle ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz” dedi.

'Yeni magazin'ci Şokopop: Özgüven eksikliğiyle başlayan süreç imzam oldu
Kadıköy Anadolu'da 'dini sohbet' baskısı: Ayaklanan öğrencilere 'atma' tehdidi

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 753 gündür hapiste

YAZARLAR

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

Yeşil zeytini neden yemedin Sait?

Ayhan Tinin

Editör eksikliği fazlalık yaratır

Mustafa Dağıstanlı

Anne dediğin başlangıçtır

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Dilsiz bir ülkenin çığlığı

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Sırrı Süreyya Önder'in 'Cumhuriyet' eleştirisi üzerine…

Murat Sevinç

Silmek isteseler de silemezler

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

GÜNÜN 11’İ

Ege Cansen: Devlet, halktan zorla para toplama tekeline sahip kamusal örgüttür

Nevşin Mengü: Suriye'ye Norveç'ten siyasetçi ithal edilemeyeceğine göre gerçekçi olmak lazım

Alaattin Aktaş: Türkiye neredeyse hâlâ iktisat teorilerini test etmekle meşgul

Mehmet Y. Yılmaz: Şiddeti, polisin temel taktiği hâline getirirseniz, kimse polise saygı duymaz

Hediye Levent: Suriye'nin de İsrail ile ilişkileri normalleştirme sürecine dahil olması beklenebilir

Bülent Timurlenk: Galatasaray karşısında kendisinden iki sıklet daha aşağıda bir takım vardı

Akif Beki: PKK'nın silah bırakma kararı bile tek başına ekonomi şahlandırmaya yetmeliydi

Feride Kara: Takımlarımızın Süper Lig'de birbirlerini kırıp Avrupa'ya çıkınca yokları oynaması ülke futbolu açısından düşündürücü

Orhan Bursalı: AKP'nin Kürt oylarına ihtiyacı var

Sefer Levent: Markalarla AVM'lerin kavgası yeni değil

Zeynep Altıok Akatlı: '6 yaşında çocukla evlenmek caizdir' diyen sapkın pedofiliyi koruyorlar

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×