Çoğumuz hayatında en az bir kere bir corona virüsü kapacak. Bu gerçek özellikle dört aydır insan hayatını neredeyse durma noktasına getiren Covid-19’a sebep olan yeni tipi nedeniyle corona virüsünden haberdar olanlar için endişe verici olabilir. Ancak corona virüsünün çeşitli tipleri bir süredir aramızda, bildiğimiz nezleden SARS gibi çok daha ölümcül olabilen hastalıklara sebebiyet veriyor.

Corona virüsü ailesinin yüzlerce üyesi var. Neyse ki tamamına yakını, en azından şimdilik, yalnızca yarasa, tavuk, deve, kedi gibi hayvanları etkiliyor. Zaman zaman bir türü etkileyen virüs, başka bir türü etkileyecek şekilde mutasyona uğruyor. Buna türler arası geçiş adı veriliyor.
İlk corona virüsü 1930’larda tavuklarda keşfedildi. İnsanlarda corona virüsün ilk kez tanımlanması ise 1960’ları buldu. Şimdiye kadar insanlarda hastalığa neden olan yedi tip corona virüsü bulundu. Bunlardan dördü endemik (belirli alanlarda sınırlı kalan) ve genelde hafif hastalıklara neden oluyor. Ancak üçü daha ciddi hatta ölümcül hastalıkara sebep oluyor.
Yüzde 15’inden sorumlu

Corona virüsleri dünyanın her yerinde bulunuyor ve kış mevsimindeki nezle/soğuk algınlıklarının yüzde 10-15’inden sorumlular. İnsanlarda hafif hastalıklara sebep olan türleri 229E, OC43, NL63 ve HKU1 olarak adlandırılmış.
İlk keşfedilenler 229E ve OC43 türleri. Bu iki tür de nadir örnekler dışında nezleye sebep oluyor. Genelde başka solunum yolları enfeksiyonlarıyla birlike tespit ediliyorlar.
NL63 ise ilk kez 2004’te Hollanda’da bronşiyolit (bebek ve küçük ocuklarda görülen alt solunum yolu hastalığı) geçiren bir bebekte keşfedildi. Virüs muhtemelen çok uzun süredir vardı ancak biz yeni keşfetmiştik.
Bir yıl sonra Hong Kong’ta bir başka corona virüsü türü keşfedildi. Bu kez zatürree geeçiren yaşlı bir hastada. HKU1 olarak adlandırılan bu virüs halen dünyanın farklı yerlerinde bulunabiliyor.
Ölümcül kuzenler

Ancak ailenin bütün üyeleri hafif hastalıkara neden olmuyor. SARS’a neden olan türü Sars-CoV ilk olarak 2002 kasımında tespit edildi. Ancak 2003’te virüsün gen dizilişi çözülene kadar salgının nedeni doğrulanamadı. Etkilerini daha çabuk gösteren SARS, Covid-19 gibi yaşlıları daha ağır etkiliyordu. Ancak SARS daha ölümcül bir hastalıktı. 2002’den son vakanın bildirildiği 2014’e kadar 774 kişi hayatını kaybetti.
2012’de yeni bir tipi daha tanımlandı: Mers-CoV. MERS olarak bilinen bu hastalık ilk kez Suudi Arabistan’da görüldü. Daha sonra 2015’te Güney Kore’de ve 2018’de yeniden Suudi Arabistan’da patlak verdi. Güney Kore’nin Covid-19 mücadelesindeki başarıda MERS salgınından çıkardıkları dersler de etkili oldu. Her yıl küçük çaplı MERS salgınlarları görülüyor ancak başarılı şekilde kontrol altına alınıyor.
Peki nasıl oldu da SARS ve MERS pandemiye dönüşmedi? Hem SARS’ta hem Covid-19’da R0 değeri iki ya da üç. Bu her hasta insanın iki ya da üç kişiye hastalığı bulaştırdığı anlamına geliyor. Ancak SARS’ın semptomları çok daha ağırdı, bu da hastaları tespit edip izole etmeyi kolaylaştırdı.
MERS’in R0 değeri ise birin altındaydı bu kolaylıkla bulaşmadığı anlamını taşıyor. Bulaşması için enfekte olmuş develer veya insanlara çok yakın temasta olmak gerekiyor.
Evde kalmanın en önemli olduğu üye

Covid-19’da hafif belirti gösteren ya da hiç belirtisi olmayıp da hastalığı yayan vakaların sayısı çok fazla. Bu da onu çok daha öldürücü olan akrabalarından daha tehlikeli yapıyor. Tespit dahi edilemeden yayılması çok daha fazla insana bulaşacağı ve bunun sonucu olarak daha fazla insan öldürebileceği anlamına geliyor. Bu durumda evde kalmanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.