• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Berberoğlu'ndan karara madde madde yanıt: Adil yargılanma ayaklar altında

30/06/2017 15:26

 

‘Casusluk’suçlamasıyla 25 yıl hapis cezasına çarptırılan CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu, mahkemenin gerekçeli kararına yanıt verdi.

Fotoğraflar: Reuters


Berberoğlu, Suriye’ye silah götüren MİT TIR’larının görüntülerini gazeteci Can Dündar’a verdiği gerekçesiyle ‘devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal veya askeri casusluk maksadıyla açıklamak’tan suçlu bulunmuştu.

Mahkemenin gerekçeli kararında “Siyasal saikle casusluk faaliyetinde bulunduğu şüpheden uzak bir gerçek. Kaçacağı, saklanacağı hususunda kanaat oluştu. Sanıklardan Can Dündar çok daha az bir ceza almasına rağmen tahliye olur olmaz yurt dışına kaçmıştı” denmişti.

Mahkeme, aynı haberi daha önce yayınlayan Aydınlık’ın haberinin ‘içeriğinin ne olduğunu ilk bakışta anlaşılmadığı’nı da öne sürmüştü.

Hürriyet’ten Aziz Önen’in haberine göre avukatları Murat Ergün ve Yiğit Acar aracılığıyla yazılı bir açıklama yapan Berberoğlu sözlerine şöyle başladı: “Gerekçeli kararını okudum. Sayısız hukuki kara deliğe, çarpıtma ve mantık hatasına rastlanan bu karara karşı, avukatlarım üst mahkemelerde gerekli itiraz yollarına başvuracak. Adalet umarım er veya geç yerini bulacak. Ben ise sadece adil yargılanma ilkesinin nasıl ayaklar altına alındığını gerekçeli karardan birkaç alıntı ve örnekle ortaya koyacağım.”

Aynı zamanda gazeteci olan CHP’li vekil, kararda yer alan suçlamalara madde madde yanıt verdi:

“Cumhurbaşkanı’nı Uluslararası Savaş Mahkemesi’nde Yargılatma Kastı İftirası:

Mahkeme diyor ki, ben casusluk yapmışım. Çünkü Cumhurbaşkanı’nı Uluslararası Savaş Mahkemesi’nde yargılatma kastım varmış. Bu deli saçması cümleyi kararda ve yandaş medyada okuduğumda, inanın, yazanlar ve yayımlayanlar adına utandım. Ama cezamın ağırlığı ve tutukluluğum bu kasta bağlanıyor. Ve herkesin anlayacağı dilden açıkça soruyorum: Cumhurbaşkanını savaş suçuyla yargılatma kastı Mahkeme’nin aklına ilk kez gerekçeli karar yazılırken mi geldi?

Neden bu kadar ağır bir itham son güne kadar ve suç icadı amacıyla tarafımdan saklandı? Daha dokunulmazlığım kalkmadan hazırlanan, 18 Nisan 2016 tarihli fezlekede bu ifade yoktu, 1 Ağustos 2016 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcı vekiline talimatla verdiğim ifademde bu kast iddiasıyla ilgili tek soru sorulmadı, 

22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 31 Ağustos 2016 tarihinde kabul ettiği iddianamede yine bu konudan söz edilmedi,

Yine 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nin hakkımda açılan davayı Can Dündar ve Erdem Gül’ün davasının görüldüğü 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosya ile birleştirme yönündeki gerekçeli kararında bu husus tek kelime ile geçmedi,

16 Kasım 2016 tarihli ilk duruşmamda gerçekleştirilen hâkim sorgusunda yine bu kastımla ilgili yakın uzak bir soru veya imaya muhatap kalmadım,

Hatta Başkanı dahil 3 defa üyesi değişen, içinden bir FETÖ’cü çıkan Mahkeme heyeti bir yana, Cumhurbaşkanı ve Milli İstihbarat Teşkilatı’nın müdahil/katılan avukatları da tek bir suçlama yöneltmedi,

Özetle, 8 duruşmada hiç gündeme gelmeyen ve dolayısıyla bana, karşısında hiçbir savunma hakkı bırakılmayan bu iddia, ne yazık ki hakkımdaki cezanın sözde hukuki omurgasını oluşturdu.

Mahkeme sormadığı (sormak istemediği) için, bu iddiaya hak ettiği yanıtı kamuoyu aracılığıyla vermek zorundayım:

Hayır, Cumhurbaşkanını veya herhangi bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşını yabancı yargıçlara yargılatma gibi bir kastım ve niyetim asla yok, hiç de olmadı. Türkiye’de görüş ve üslup farklılıkları nedeni ile ayrı düşebilir, sorun yaşayabiliriz. Ama bu sorunların çözümünde yabancı güce asla yer yoktur. Yabancı hukukun topraklarımızda egemenliği ancak ülkenin işgali ile mümkündür.

Ülkenin bağımsızlığını savaş alanında kazanan kurucu kadroların partisinde siyaset yapıyorum. Logosunda Atatürk resmi olan ve “Türkiye Türklerindir” ibaresini taşıyan bir gazeteyi yıllarca yönettim. Ülkemin işgale uğrama tehlikesi sadece ihtimal olarak belirdiğinde bile tarafsız, kayıtsız kalamam, mücadelemi, gücüm yettiğince savaşımı veririm.”

‘Mahkeme delil kararttı’

“Mahkemenin gerekçeli kararında, MİT Tırları haberinin Cumhuriyet’ten önce çıktığı tek yayın organı olarak Aydınlık Gazetesi gösterildi, gerçek saklandı.

Çünkü ben, TBMM’deki 21 Temmuz 2014 tarihli MİT Tırları konulu basın toplantısını ve ertesi gün bu haberin fotoğraflı olarak ayrıntılı şekilde çıktığı 12 ayrı gazeteyi (Aydınlık, Birgün, Bugün, Cumhuriyet, Sözcü, Evrensel, Habertürk, Milliyet, Hürriyet Daily News, Özgür Gündem, Taraf, Zaman) Mahkeme’ye kanıt olarak sundum. Hem de 2 kez. 16 Kasım tarihli ilk ve 14 Haziran tarihli son duruşmada.

Ayrıca gerekçeli kararda, haberi daha önce basan Aydınlık Gazetesi hakkında açılan soruşturma ve bu nedenle Aydınlık Gazetesi’nin yöneticisinin alınan ifadesinde geçen ‘Haberi Suriye politikasını eleştiri amacıyla bastık. Cumhuriyet Gazetesi bizden 1.5 yıl sonra yayınladı’ diye özetlenebilecek açıklamasına hiç değinilmedi.

Mahkeme bu tutumuyla delil karartmış oldu.”

‘Siyasi sorumluluk ne demektir?’

“Hakkımda fezleke hazırlandığına dair haberler medyaya sızdırılınca, bir soru üzerine, meseleyi ‘Medya Özgürlüğü’ davası olarak gördüğümü söyledim ve ekledim, ‘Eski bir gazeteci ve yeni bir siyasetçi sıfatıyla bu haberin siyasi sorumluluğunu üstleniyorum.’ 16 Kasım’daki ilk duruşmada kıdemli üye hakim bu ifadeyi ayrıntılı şekilde hatırlattı ve ‘Hukuki kastınız var mı?’ diye sordu.

Aynen şu yanıtı verdim: Can Dündar’ın ya da Erdem Gül’ün davasında bu meselenin bir medya özgürlüğü davası olduğunu düşünüyorum, bir ifade özgürlüğü davası olduğunu düşünüyorum, halen de efendim öyle düşünüyorum. Benim şüpheli sıfatıyla karşınıza çıkmam bu konudaki tavrımı değiştirmiş değil. Bunun ötesinde bir amacı yoktur bu söylediklerimin, bir anlamı yoktur.

Mahkemedeki bu açık ifademe rağmen sözlerim gerekçeli karara, kısaltılıp çarpıtılarak tek cümle şeklinde girdi: ’31 Mart 2016 tarihli Cumhuriyet’in internet sitesine verdiği bir demeçle, haberin tüm sorumluluğunu almaya hazır olduğunu ifade etmiştir.’

Sonuç olarak, sadece bu birkaç örnek bile Mahkeme’nin siyasi kastına kanıttır. Her kumpas gibi hakkımda verilen karar da bir gün gerçekler karşısında çökecektir.”

Berberoğlu’nu ‘casusluktan’ tutuklayan mahkeme, Aydınlık’ın haberini ‘anlamamış’

Kılıçdaroğlu: Berberoğlu tutuklanmadan önce cezaevinde hazırlık yapıldı

Berberoğlu’na cezanın gerekçesi: Siyasal saikle casusluk yaptığı şüpheden uzak

Berberoğlu ‘minnettar’: Adalet uğruna yollara düşenlere çok teşekkür ederim

Mahkeme görmezden geldi: Berberoğlu, aynı gün başka gazetecilerle de görüşmüş

Berberoğlu’ndan mesaj: Adalet, demokrasi gelene kadar burada yatmaya hazırım

Bozdağ da topa girdi: Mahkeme kararı halkı sokağa davet ederek denetlenemez

Adalet Yürüyüşü’nün ikinci günü: Kılıçdaroğlu’na eski AKP’liler de eşlik ediyor

Kılıçdaroğlu’ndan ‘karşılaşma’yı merak eden Bahçeli’ye: Katılırsa kendisi görür

Akşener: Ana muhalefet lideri ‘adalet’ diye yürüyorsa, herkes düşünmeli

Kılıçdaroğlu’ndan Bahçeli’nin ‘gözdağı’na kısa yanıt: Onun da adalate ihtiyacı olacak

CHP İzmir’den de İstanbul’a yürüyecek

BBP lideri CHP’nin ‘Adalet Yürüyüşü’nü eleştirdi: Sokaklar çare değil

CHP’den ‘Adalet Yürüyüşü’nü eleştiren Bahçeli’ye: Talihsiz, çirkin ve tahrik edici

CHP’nin ‘Adalet Yürüyüşü’ görseli Meclis’te tartışma yarattı: Kime mesaj veriyorsunuz?

‘Adalet Yürüyüşü’nde ilk mola: Yorgun değil kararlıyız

‘Herkes için adalet’ diyen CHP’li Aksünger: Tutuklu HDP’liler için de yürüyoruz

AKP ‘Adalet Yürüyüşü’ne baktı, ‘akıl tutulması’ gördü

Bahçeli ‘Adalet Yürüyüşü’ başlatan CHP’ye çattı: Önyargıyla kıyameti kopardılar

Reuters objektifinden ‘Adalet Yürüyüşü’

İlahiyatçı Eliaçık: İstanbul’a değil, Edirne’ye Demirtaş’ın yanına kadar yürünsün

‘Adalet Yürüyüşü’yle eşzamanlı: Maçka Parkı’nda ‘Adalet Nöbeti’ başlatıldı

HDP’den CHP’ye ‘imalı’ destek: Demirtaş’a sessiz kalanlara sessiz kalmayacağız

Kılıçdaroğlu İstanbul yolunda: Yürüyüşümüz adalet gelene kadar sürecek

Berberoğlu’nun tutuklanmasına neden olan MİT TIR’ları davasında neler olmuştu…

HDP’den CHP’ye ‘imalı’ destek: Demirtaş’a sessiz kalanlara sessiz kalmayacağız

Kılıçdaroğlu ‘adalet yürüyüşü’nü anlattı: Ankara’dan İstanbul’a yürüyeceğiz

‘Gandhi sahaya indi’: Milletvekili tutuklanan CHP’den eylem kararı

HDP Berberoğlu’nun tutuklanmasını kınadı: Darbe sürecine boğun eğmeyeceğiz

Kılıçdaroğlu: Yarın Güvenpark’ta yürüyüşümüzü başlatacağız

AKP’li Turan’dan Meclis’i terk eden CHP’ye: Dokunulmazlık oylamasında ‘Evet’ dediniz

Kılıçdaroğlu, Berberoğlu’nu aramış: Moralini bozma, arkandayız

CHP grubu Meclis’i terk etti: Berberoğlu kararı faşizmin tescili

Mahkeme, Berberoğlu’nu kaçar diye tutuklamış

CHP, Berberoğlu kararına çok sert: Lanet olsun, gün gelecek, Erdoğan yargılanacak

Berberoğlu’na 25 yıl hapis cezası üzerine CHP grubu olağanüstü toplandı

MİT TIR’ları davasında 25 yıl hapis verilen CHP’li vekil Enis Berberoğlu tutuklandı

Kategori:Aktüel

SON HABERLER

Papara iddianamesi: Sahibi dahil beş yönetici için 28 yıla kadar hapis isteniyor

Ödeme kuruluşu Papara’nın yöneticileri hakkında iddianame hazırlandı.

Trump, Machado'yu takdir etti: Nobel Barış Ödülü'nü bana verebilirdi

ABD Başkanı Donald Trump, Nobel Barış Ödülü’ne layık görülen Venezuelalı lider Maria Corina Machado’yla telefonda görüştüğünü duyurdu.

Dolar, avro ve altında haftanın bilançosu

Bu hafta gram altın yüzde 2,37, dolar yüzde 0,34 değer kazanırken, avro yüzde 1,28 değer kaybetti.

Borsada en çok kazandıran ve kaybettiren hisseler

Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 1,27 değer kaybederek 10.720,36 puandan tamamladı.

İşletmeler fiyatlarını artık bakanlıkla paylaşacak: Tüketiciler de görebilecek

Lokanta, restoran, kafe, pastane ve benzeri işletmelere fiyat listelerini Ticaret Bakanlığı’na gönderme zorunluluğu getirildi.

CHP'li vekilden iki eğitimci için hükümete mektup: Yaşamaları sizin elinizde
KHK'yla ihraç edilen Prof. Kaboğlu: Türkiye'de üniversite benim için bitmiştir

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 902 gündür hapiste

YAZARLAR

'Belirsizlik' kullanışlı bir idare yöntemidir, yurttaşı iki dudak arasına hapseder!

Murat Sevinç

Sınıf arkadaşım Furkan Karabay için

Ece Deniz

Bir illüzyon: Çalışırsan başarırsın

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

'İnsan Avı: Usame Bin Ladin': Belgesel mi istihbarat operası mı?

Ayhan Tinin

Edebiyat Müzesi… Şiir Kütüphanesi… Nâzım'ın bavulu küçük İskender'de mi?

C. Hakkı Zariç

Türkiye'nin yeni dili

Mustafa Alp Dağıstanlı

Sürtünmesiz dünya

Göksun Yazıcı

GÜNÜN 11’İ

Devrim Demirel: Türkiye'nin tarihi operasyonu, atletizm tarihini değiştirebilir

Onur Çanakçı: Para bankadayken 'Kazandım' hissetsek bile alım gücü düşüyorsa gerçek kayıp yaşıyoruz

İskender Aruoba: Özel'in artık 'haklı' kritiklerini azaltıp 'ona oy vermeyen halkımıza' CHP gelirse nelerin değişeceğini anlatması gerek

Oktay Ekşi: CHP'de durup dururken 'merkez partisi olma' merakı şimdi nereden çıktı?

Sultan Özer: 10 Ekim'in onuncu yılı; destek bekliyor Cihan ve ailesi

Selin Nakıpoğlu: Yeni modelle eğitim süresi değil, çocukların geleceği kısalıyor

Yıldıray Oğur: Birden bire Suriye haritasında Hatay'ı keşfettiler; üstelik de bir logoda…

Ahmet Gürsoy: Türkiye'de eğitim düzeni toplumsal, ekonomik ve bilimsel gerçeğe uygun değil

Damla Doğan Tuncel: Maalesef sandık artık 'milli irade' değil, 'milli mizah' konusu

Recep Genel: Yeni normalimiz belirsizlik olduğu için Türkler para piyasalarının en iyi aktörleri oldu

Ümit İnatçı: Yaşlılık bir 'azalma' değil, başka tür bir zenginliktir

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×