MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Avrupa Konseyi’nin sivil toplum ve insan hakları aktivisti işadamı Osman Kavala hakkında aldığı kararı eleştirdi.
Silivri Cezaevi’nde 1556 gündür tutuklu bulunan Kavala için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) hak ihlali kararı verip tahliyesini istemişti. Avrupa Konseyi, bu karara rağmen Kavala’nın serbest kalmaması nedeniyle Türkiye’ye karşı yaptırım prosedürü kararını hatırlatarak 19 Ocak 2022’ye kadar görüşünü iletmesi için süre vermişti.
Son olarak, Avrupa Konseyi’nin siyasi organı bakanlar komitesi, dünkü toplantısında Türkiye için başlattığı prosedürün ikinci aşamasını oylamaya sunmuş, dosyanın AİHM’e havale edilmesi oy çokluğuyla kabul edilmişti.
Ankara’da basın toplantısı düzenleyen MHP lideri, bu karar için, “Hukukumuza zehir saçmıştır, Türk yargısı bağımsızdır. Avrupa Konseyi kendi işine bakmalıdır” ifadelerini kullandı.
CHP’yi eleştirdi
Bahçeli’nin açıklamasından satır başları şöyle:
* CHP genel başkanının üzerinde fotoğrafının bulunduğu bir afiş bulunmaktadır. Afişteki ibareler şu şekilde, ‘Etnik köken, inanç, cinsel yönelim yasayla dezavantaj olmaktan çıkarılacak.’ Türkiye’de dezavantajlı hiçbir kesim yoktur. Engelliliğin dezavantaj olduğunu söylemek uydurmadır. Cinsel yönelim hususundaki dezavantajından dem vurup bunun yasal güvence altına alınacağını vadetmek maneviyatımıza sürülmüş kara bir lekedir. Kılıçdaroğlu böyle tarihi bir hatanın nasıl figüranı olabilmiştir.
* Zillet ittifakı Türkiye’ye doğrultulmuş kanlı silahın pas tutmuş tetiğidir. CHP’nin maskesini düşüreceğiz, oy verenleri ikna edeceğiz. ‘Zillet ittifakı’ uygunsuz siyasi taktiklerle doludur. Cumhurbaşkanı adayları henüz karanlıktadır. Aday adayları arasında insafsız bir rekabet kamçılanmaktadır.
* ‘Zillet ittifakı’nda her koyun kendi bacağından asıla asıla ortada bacak kalmamıştır. ‘Serok Ahmet‘in cumhurbaşkanı aday tarifi ise Kılıçdaroğlu’nu dışlama üzerine bina edilmiştir.
‘Davutoğlu’na sor’
* Kılıçdaroğlu cuma günü televizyonda iktidarı eleştireyim derken kazara ‘Serok Ahmet’e vurmuştur. Demiştir ki ‘Kendi topraklarından Süleyman Şah Türbesi’ni kaçırdılar.’ Kılıçdaroğlu bunu Davutoğlu’na sormalısın. Bu acziyeti onun yüzüne haykırmalısın.
* İstanbul belediye başkanı ile CHP genel başkanı arasındaki gerilimin ana arteri cumhurbaşkanlığı adaylığı hususundadır, ikisi de birbirinin açığını kollamaktadır.