MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Fransa’da hükümete yönelik devam eden ‘Sarı Yelekliler’ gösterilerinden Türkiye için seçim uyarısı çıkardı.
Bahçeli yazılı açıklama yaparak AKP ile yürüttükleri seçim ittifakı çalışmalarına ilişkin duruşları konusunda bilgi verirken ‘Türk milletini boğma tertipleri‘nin geçmişten bu yana hiç eksik olmadığını söyledi. Bahçeli bu görüşünü uzun uzun anlatırken Lale Devri’nden Tanzimat’a ve Kurtuluş Savaşı’na, Ergenekon davası ve Gezi parkı gösterilerinden 15 Temmuz darbe girişimine kadar kronolojik bir sıra izleyerek örnekler verdi.
Sözü 7 Haziran’a getirdi
Türkiye’nin özellikle son 10 yıldır sosyal ve ekonomik ablukaya alındığını dile getiren Bahçeli sözü seçimlere getirerek “7 Haziran sonrası kurulan siyaset pazarında; PKK patentli, FETÖ siparişli CHP ile HDP ortaklığının oyunları boşa çıkartılmış, içimizdeki virüslerin tezgâhı bozulmuştur” dedi.
Bahçeli’ye göre İYİ PARTİ’nin ‘beş hatası’
1 Kasım 2015 seçimlerinden sonra MHP’nin kontrol altına alınması için düğmeye basıldığı görüşünü ifade eden Bahçeli, partisinden kopan İYİ Parti kurucularını kastederek “Bugüne kadar bir vesileyle yollarını bizimle ayıranlar beş stratejik hata yaptı” dedi.
Bahçeli’ye göre bu beş stratejik hata şöyle:
“Birinci hata, MHP’nin başarılı olmasını engellemek, hatta MHP’yi siyasi tedavülden kaldırmak gayesidir.
İkinci hata, gayri meşru kurultay dayatmalarıyla partimizi kamuoyu nezdinde itibarsızlaştırma ve tartışmalara boğmaktır.
Üçüncü hata, aksi iddialara rağmen yeni bir parti kurulmasına ortak olmak, buna destek vermektir.
Dördüncü hata, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin karşısında CHP-HDP-SP blokuna girmektir.
Beşinci hata, 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimleri’nde zillet ittifakının tarafı olmak, cumhur iradesinin karşısında bulunmaktır.”
‘Ülkücü vicdan affetmez’
Hataya devam halinde tarih ve milliyetçi-ülkücü vicdan bunu kesinlikle affetmeyeceğini vurgulayan Bahçeli şöyle devam etti:
” Bugün zillet ittifakı rezaletin çukurundadır. 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimleri için son kozlarını masaya sürmüşlerdir. 1 Nisan sabahı Türkiye için yeni bir kurgu yapan, yeni bir Gezi düşü kuran, yeni bir sokak hareketi düşleyen varsa kuşku yok ki buna pişman olacaktır. Masum taleplerin seslendirilmesi amacıyla sokağı adres gösterenler, bunu de televizyon ekranlarından hayasızca yapanlar fitne tetikçiliğinin sonuçlarına katlanacaklardır.
Daha önce söyledim, bir kez daha söylüyorum, CHP-HDP-İP ve diğer mayası lekeli ortakları demokrasi dışı arayışlarla Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni berhava etmeyi amaçlıyorlarsa, 12 Eylül öncesi şartları bu mankurtlara ikazla hatırlatmayı tarihi bir görev addederim. Sarı yelek terörüne özenen varsa, bunun bedelini çok ağır ödeyeceklerini de şimdiden ifade etmek isterim. Sarı yelek giyen çıplak yatmayı göze almalıdır. Bu işin şakası yoktur. Mesele beka meselesidir. Mesele Türkiye meselesidir. Adalet Bakanlığı’nın önüne sandalye atıp oturmak için rest çekenler, YSK’yı kuşatmadan bahsedenler, zoru görünce kaçacak yer arayanlar vakit geç olmadan ayaklarını denk almalıdırlar.
Milliyetçi Hareket Partisi 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimleri’ne üç belediye fazla alırım, beş belediye eksik alırım anlayışıyla yaklaşmıyor, yaklaşmayacaktır. 1 Nisan 2019 sabahı Türkiye’nin başına çorap örmek için hazırlık yapan, el ovuşturan, sarı rüyalar gören kim ya da kimler varsa karşılarında bizi bulacaklardır. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin güçlenip cumhur ittifakı’nın geleceğin mimarı olabilmesi için 31 Mart 2019 eşiği, güvenle ve demokratik denge eşliğinde geçilmelidir. 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimlerine, önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben ilkesi kapsamında bakıyor, bu şekilde kavrıyoruz. Çünkü Türkiye’nin beka düzeyinde tehditlerle muhatap olduğunu görüyor, sadece elimizi değil gövdemizi de taşın altına seve seve koyuyoruz. 31 Mart 2019’da Türkiye kazansın istiyoruz.”