Ben söz konusu okulları severim. Bizim gibi meslek gereği gezgin olanların çocuklarının eğitimi için çok iyi bir olanaktır. Dünyanın hemen her yerinde bulursunuz bu okulları.
Bu tür okulların sadece Fransa’nın eski sömürgelerinde bulunduğu şeklinde kamuda yanlış izlenim yaratılmaması gerekir.
T.C. vatandaşı çocukların bu güzel eğitim olanağından yararlanması neden sorun oluyor, anlamak güç.
Sayın Bakanımız, çocuklarını söz konusu Fransız okullarına gönderen T.C. vatandaşlarıyla ilgili olarak şöyle bir ifadede bulundu:
“Şu anda öğrenci sayısı yüzde 90 oranında Türk vatandaşı. Hangi Türk vatandaşları olduğunu tahmin ediyorsunuz, yani Fransız okuluna çocuğunu gönderen Türk vatandaşları.”
Fransız okullarına çocuğunu gönderen Türk vatandaşlarının arasında, öğrendiğimize göre, Aile Bakanımız da var. Ancak, gene söylendiğine göre, Aile Bakanımızın Belçika vatandaşlığı da varmış.
O zaman çocukları Belçika vatandaşı olarak okulda kalabilirler. (Bu bilgiler yanlışsa özür dilerim.) Ayrıca şunu, gene sayın Bakanın hoşgörüsüne sığınarak yazmak zorundayım.
Ben bu iğneleyici sözleri üstüme aldım, alındım. Kendi adıma konuşuyorum; benim hangi Türk vatandaşı olduğumu üstlerinden ve önemli bir selefinden sorabilir.
Çocuğunu Fransız okullarına gönderen diğer Türk vatandaşlarının hepsinin de birer onurlu ve eşit T.C. vatandaşı olduklarından eminim.