Bugün, Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde, 25 kişinin hayatını kaybettiği, 340 kişinin yaralandığı tren faciasının birinci yıldönümü. 3 Temmuz’daki duruşma öncesinde polisin müdahale ettiği ailelerin adalet arayışı sürüyor.

Edirne’nin Uzunköprü ilçesinden İstanbul Halkalı’ya doğru yol alırken Çorlu’da meydana gelen faciadan, 3 Temmuz’daki, mahkeme heyetinin çekilme talebinde bulunduğu ilk duruşmaya kadarki süreçte yaşananları özetledik:
- Bilirkişi raporunda 8 Temmuz 2018’deki kazadan 10 gün önce ‘kazanın menfezlere bakım yapılması durumunda önlenebileceği’ tespiti yapıldı. Sadece dört kişi kusurlu bulundu; dördü de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
- Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın (TCDD) hazırladığı raporda mevsim normalleri dışında aşırı yağış nedeniyle taşkınlar olduğunu, selin menfezle ray arasındaki bir metre yükseklikte ve 10 metre genişlikteki toprak ve çakılı alıp götürdüğünü iddia etti.
- Makinistler ifadelerinde, kazanın, tren saatte 100-110 kilometre hızla seyrederken meydana geldiğini, menfeze yaklaştıklarında olağanüstü bir durum görmediklerini, rayların bir miktar suyla kaplı olduğunu söyledi.
- Lokomotif menfeze girince zemindeki boşluk nedeniyle trenin sarsıldığını ve treni durdurmak için freni çektiklerini aktaran makinistler, sarsıntıyı hissedip frene bastıklarını belirtti.
- Lokomotif ve birinci vagonun, frene basıldıktan sonra 120 metre daha gittiğini anlatan makinistler, tüm bunların saniyeler hatta saliseler içinde olduğunu vurguladı.
- İnşaat Mühendisleri Odası ise sorumlunun yağmur değil gerekli denetimi yapmayanlar olduğu ve seri fren yapılmasaydı trenin raydan çıkmayabileceği yönünde görüş belirtti.
TCDD kusurlu olduğunu reddetti
- TCDD, kazada herhangi bir ihmal ya da kusurunun bulunmadığını savunarak şu açıklamayı yaptı: “Şirketin ya da çalışanlarının herhangi bir kusur ve ihmali bulunmamaktadır. Bu nedenle kaza sebebiyle müvekkil şirketin sorumlu tutulabilmesi hukuken ve fiilen imkânsızdır.”
- CHP’nin tren kazasına ilişkin TBMM’ye sunduğu araştırma önergesi ise AKP oylarıyla reddedildi.
- Çorlu başsavcılığı açtığı soruşturma sonucunda, siyasetçi, bürokrat ve TCDD yöneticileri hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.
- 3 Temmuz 2019’da, 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin davadan çekilme kararı, 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından uygun bulunmadı.