CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidarın, ‘uçulamayan havaalanları, geçilemeyen yollar için taahhüt edilen 30 milyar liranın’ esnafa verilmesini, müteahhitlere yapılan ödemelerin ertelenmesini istedi.
Kılıçdaroğlu, video konferansla bir araya geldiği kafe, eğlence sektörü temsilcileri ve işletme sahiplerinin sorunlarını dinledi.
İktidarın, Anayasa’nın, devletin esnafı korumakla ve desteklemekle yükümlü olduğuna ilişkin 173’üncü Maddesi’ni çalıştıramadığını söyleyen CHP lideri şu ifadeleri kullandı: “Nasıl destekleyecek? Para verecek. En zor durumda Anayasa’nın 173. maddesini çalıştırmayan bir iktidara ne diyeceğiz? Hem desteklemiyor hem de korumuyor. Biz bu konuda elimizden geleni yapacağız. Bundan emin olmanızı isterim.”
‘Komik rakamlar veriyorlar’
İktidarı esnafa destek vermesi için sıkıştırdıklarını belirten Kılıçdaroğlu, iktidarın esnafa üç ay süreyle bin lira verdiğini anımsatarak verilen desteğin komik rakamlar olduğunun altını çizdi.
Hizmet sektöründe garsonundan bulaşıkçısına, aşçısına kadar pek çok alanda çalışan bulunduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, bu emek yoğun sektörün doğrudan doğruya halka hizmet olarak yansıdığını belirterek şöyle devam etti: “Uçamadığınız havaalanları, geçmediğiniz yollar var. Bunlara 30 milyar lira para ödüyorlar. Bunları çağırın, bunlar beş kişi zaten. Çağırsın hükümet desin ki, ‘Yüz binlerce milyonlarca esnaf var, 30 milyarı size ödemeyeyim siz bir yıl bekleyin, ben bunu esnafa ödeyeyim esnaf rahat nefes alsın. Bir yıl sonra ben size bu parayı ödeyeceğim.’ Zaten dolara bağlı, dolar yükseldikçe zaten para alıyorsunuz bir kaybınız da olmayacak.”
‘Sorunlarınızı dert edindik’
Otel sahiplerinin özellikle de küçük otellerin bu süreçte çok ciddi sorun yaşadığını dile getiren Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
“En büyük tehlikede şu, süreç böyle yasaklarla çok uzadığı takdirde insanlar geliyordu kafeye, kahveye oturuyordu, kahve, çay içiyordu, oyun oynuyordu, lokantada yemek yiyordu, sokaktan simit alıyordu. Bu alışkanlıklar da gittiği takdirde bir sektör çok büyük bir kriz yaşayacak. Sorunlarınızı birebir dert edindik. Bunu her yerde her ortamda ve şekliyle dile getiriyoruz. Televizyonlarda, TBMM’de, radyolarda, sokakta, caddede bir şekilde dile getiriyoruz bu sorunun aşılması için.“