MESUDE DEMİR
@mesudedemirr
Elektrik çarpmasına bağlı kazalar, evde, işyerinde, sokakta, süs ve yüzme havuzlarında meydana geliyor. Şalterden akım kesilmeden hiçbir müdahale yapılmamalı.

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, evinin bahçesindeki havuzda oluşan arıza için makine dairesini kontrol ederken elektrik akımına kapılarak ağır yaralanmış, tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetmişti.
Bu vesileyle İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniği öğretim üyesi Prof. Dr. Özgür Karcıoğlu’yla elektrik çarpmasının etkisini ve kazazedelere ilk yardımı konuştuk.
Elektrik çarpması, elektrik akımının vücutla temasını ifade ediyor. Çarpmanın şiddetini maruz kalınan akımın şiddeti, elektrik potansiyeli, akımın tipi (alternatif akım/direkt akım), temas süresi, temas alanı, çevre şartları (suyla temas), akım yolu gibi faktörler belirliyor.
Ortamda su olması kazanın şiddetini artırdı
Ev kazalarında elektrik çarpmasına bağlı ölüm oranı yüzde 1 olarak bildiriliyor. İş kazalarındaysa her gün iki-üç kişi elektrik çarpmasından yaralanıyor. Üç günde bir kişiyse ölüyor.
Çarpma akımla doğrudan temasla oluyor. Yıldırım çarpması, trafoların hasarı sonucu boşta kalan kablolarla, prizlere obje veya direkt parmakla, hasarlı elektrik kablosu veya aksamlarıyla ve aşırı yüklenmiş elektrik panolarına temasla elektrik çarpıyor.
Su iletkenliği artırıyor. Dolayısıyla ortamda su olması, elektrik çarpmasının etkisini artırıyor. Beden hasarını arttırıyor.
Zeyrek’in elektrik çarpmasına maruz kaldığı yerde suyun bulunduğunu hatırlatan Karcıoğlu, “Normalde orada su olmasa belki kaza da olmayacaktı. Kaçak akım rölesi çalışma dışı kalmış. Oysa kaçak akım rölesi kurtarıcı bir fonksiyon görebilirdi” dedi.
Apartman, site görevlilerine ilk yardım eğitimi verilmeli
Karcıoğlu, havuzlar, kalorifer vs. ile ilgili site, apartman görevlilerinin elektrik çarpması dahil ilk yardım eğitimi almasının çok önemli olduğunu düşünüyor:
“Elektrik çarpması da dahil diğer konularda nasıl müdahale edileceğinin bilgisini almaları çok önemli. Yani biraz size değişik bir cümle gibi gelebilir ama doktorların her şeyi bilmesinden çok apartmanın kapıcısının bilmesi daha önemli.
Hayatınızı kurtaracak olan kişi apartmandaki profesör doktor değil, oradaki kapıcı. Bu görevlilere temel yaşam desteği eğitimi verirseniz oradaki 100-200 kişinin hayatını kurtarma ihtimaliniz yüksek olur.
Ayrıca toplumda ilkokullardaki öğretmenlerden tutun işte polislere, jandarmalara vesaireye kadar ciddi bir temel yaşam desteği ve ilk yardım eğitimlerinin verilmesi hayatta kalma oranlarını yükseltir.”
Direkt akım daha riskli
Küçük ev aletleri ve ev içindeki elektrik çarpmaları aslında düşük risk oluşturuyor. Evdeki aletler 50 ile 230 volt arasında ve alternatif akım kullanıyorlar. Direkt akımla alternatif akım farklı olduğunu hatırlatan Karcıoğlu, şöyle devam etti: “Direkt akım çok daha riskli. Yıldırım çarpması ve bizim bu kalbi canlandırmak için verdiğimiz defibrilatörlerdeki elektrik akımı direkt akımı oluşturuyor.
Evdeki küçük elektrik çarpmalarında çok düşük bir risk var. Çok nadiren ciddi risk oluşuyor. Hassas bireylerde bunlar da ölümcül reaksiyonlara yol açabiliyor.
Elektrik çarptığında öncelikle çarpılma yerinde eğer yüksek voltajlı bir durum varsa elektrik yanığı oluşabiliyor. Orada da şöyle riskli bir durum var. Dışarıdan görünen yanık yarası, yanığın yarası ile içerideki hasar farklı olabiliyor. Yani dışarıda küçük böyle sinek ısırığı gibi bir şey varken içeride büyük bir hasar oluşabiliyor.”
Kahramanlar hayat kurtaramaz, önce önlem alınmalı
Elektrik çarptığını düşündüğümüz birine yardım edilecekse unutulmaması gereken ilk kural şu: Ölü kahramanlar hayat kurtaramaz!
Önlem almadan kazazedeye dokunmak ya da onu çekmeye çalışmak müdahale edeni de elektrik çarpmasıyla karşı karşıya bırakıyor. Karcıoğlu, “Ana akım yani şalterden akım kesilmeden hiçbir müdahale yapılamaz.
Akım kesildikten sonra 112 Acil Çağrı Merkezi aranmalı.
112 ekipleri gelene kadar, öncelikle temel yaşam desteği dediğimiz kişinin solunumunu ve dolaşımını sağlamak için kalp masajı, gerekirse suni solunum işlemleri yapılır.”
Elektrik çarptığında öncelikle çarpılma yerinde eğer yüksek voltajlı bir maruziyet varsa yanık oluşabiliyor. Dışarıdan görünen yanığın yarasıyla içerideki hasar farklı olabiliyor. Yani dışarıda küçük, sinek ısırığı gibi bir şey varken içeride büyük bir hasar oluşabiliyor. Kas ve kemiklerde nekroz gelişebiliyor.
Büyük sitelere merkezi elektrik sağlayan büyük trafo benzeri yapılarda bir yere dokunmadan da sadece yanına yaklaşmakla da yüksek voltajlı çarpılmak ve ölmek mümkün.
Esas öldüren kalbin elektriksel sisteminin bozulması
Bu kazalarda esas olarak insanı öldüren şey kalbin elektriksel iletim sisteminin bozulması. Kalbin normal çalışmasını bozduğu için ventriküler fibrilasyon denilen ölümcül kalp ritim bozukluğu meydan geliyor. Kazazedenin bundan dolayı hayatını kaybettiğini belirten Karcıoğlu, şunları söyledi:
“Hemen hızla müdahale edilse, defibrilasyon dediğimiz dışarıdan vücuda elektrik vererek durumu tekrar normal kalp atışlarını döndürme şansımız olabiliyor.
Ama çoğunlukla hemen müdahale edilemediği için kalp çalışamadığından uzun süre beyin kansız ve oksijensiz kalıyor. Hipoksik beyin hasarı oluşuyor. Ferdi Zeybek’de de sanıyorum böyle oldu.”
Elektrik çarpması belirtileri
Belirtiler çarpmanın tipine ve voltaj düzeyine değişiklik gösterebiliyor. Genel olarak elektrik çarpması şöyle kendini belli ediliyor:
- Uyuşma, karıncalanma
- Yanık
- Nöbet gelişimi
- Kalp atışlarında düzensizlik
- Nefes darlığı
- Görme ve işitmeyle ilgili problemler
- Kas spazmları
- Baş ağrısı
- Bilinç kaybı
- Kalp durması
Evde elektrik çarpmasını önlemek için şu önlemler alınabilir:
- Prizlerin doğru şekilde kapatılması veya gizlenmesi
- Elektrik kablolarının doğru şekilde izole edildiğinden emin olunması
- Elektrik akımının da olduğu havuz veya jakuzi bulunan ortamlarda çocukların yalnız bırakılmaması
Ev dışında şunları unutmayın:
- Yolda herhangi bir devrilmiş trafo veya kopuk güç kablosu görmeniz halinde yetkililere haber verin.
- Su birikintisiyle teması olan elektrik kablosu görürseniz oradan araba ile veya yaya geçmeyin.