Gelir adaletsizliğini ele aldığı ’21. Yüzyılda Kapital’ isimli kitabıyla tanınan Fransız ekonomist Thomas Piketty, Türkiye’de zenginlere getirilecek servet vergisinin şeffaflık yaratacağını söyledi.
Pikkety, Türkiye’deki dolar milyarderi sayısının Japonya’dan fazla olması için de, “Dehşet verici. Servet eşitsizliğinin sadece yetenek ve inovasyonla alakalı olmadığını gösteriyor” diye konuştu.
Türkiye’de yılda 10 bin dolardan az kazanan yetişkinlerin oranının yüzde 75’i geçmişken, Piketty ülke ekonomisinin sadece büyüme ekseninde tartışılmaması gerektiğini, zenginlere ‘servet vergisi’ koyulması gerektiğini söyledi.
Piketty’nin Hürriyet gazetesinden Barış Balcı‘yla söyleşisinden öne çıkan kısımlar şöyle:
Türkiye’deki gelir adaletsizliğinin önüne geçmek için ne yapmalı?
Diğer gelişen ülkelerde olduğu gibi Türkiye’nin eğitime ve yeteneklere geniş çaplı bir yatırım yapmaya ihtiyacı var. Bu da yeterli finansman ve vergi gelirleriyle olabilir. Türkiye’nin gelir ve servet konusunda daha çok şeffaflığa da ihtiyacı var. Orta sınıf ve dar gelirliler, zenginlerin daha az vergi ödediğini, burada bir adaletsizlik olduğunu gördüklerinde kamu harcamaları için vergi ödemeyi kabul etmezler.
Türkiye’de 37, Japonya’da 15 dolar milyarderi var. ‘Servet vergisi’ bu durumu değiştirmek için Türkiye’de gibi bir ülkede işe yarar mı?
Evet, net servete, başlangıçta düşük oranlı, sonraki aşamalarda artan bir verginin Türkiye gibi ülkede çok faydalı olacağını düşünüyorum. Hiç olmazsa bu vergiyi getirmek, farklı servet gruplarının yıldan yıla nasıl faaliyetler gösterdiğini ortaya çıkaracak ve kamuoyuna daha fazla bilgi ve şeffaflık sağlayacak. Gelir ve servet dinamikleri hakkında güvenilir kamusal bilginin eksik olması, demokratik tartışmayı çok zor hale getirir. Eğer Türkiye’nin Japonya’dan fazla dolar milyarderi varsa, bu kesinlikle dehşet verici bir durum. Bu, servet eşitsizliğinin sadece yetenek ve inovasyonla alakalı olmadığını gösteriyor.

Fotoğraflar: ‘Paris School of Economics’in internet sitesinden alınmıştır.
Türkiye’nin önceliği büyüme mi olmalı?
Servet eşitsizliği, sermaye kaçışı, vergi kaçırma ve genel olarak finansal şeffaflığın eksikliği gibi konuların Avrupa ve ABD’ye göre Türkiye, Brezilya ve Çin gibi ülkelerde daha önemli olduğunu düşünüyorum. Bu alanlarda ilerleme kaydetmek için ülkelerin güçlerini birleştirmesi gerekir. Hepimizin çözmemiz gereken basit bir problemi var. Eğer kamuoyunu küreselleşmenin sosyal ve mali adaletle birlikte gerçekleşebileceğini ikna edemezsek, insanlar giderek milliyetçi çözümlere itibar gösterecek.