Erdoğan yönetiminin, HTŞ’nin Afrin’de ÖSO gruplarının kontrolündeki bölgeleri ele geçirmesine sessiz kaldığına göre; burada şu soruyu sormak gerekiyor: HTŞ’nin harekete geçmesinin/geçirilmesinin arkasında hangi hesaplar bulunuyor?
Bu sorunun yanıtı bakımından birkaç noktaya dikkat çekmek gerekiyor.
Birinci olarak, işgal edilen bölgelere yerleşen/yerleştirilen ÖSO gruplarının kendi aralarında da çıkar mücadelesi yaşanıyor ve bu mücadele zaman zaman bu gruplar arasında silahlı çatışmalara dönüşüyor. Bu çetelerin yağma, cinayet, tecavüz, işkence, insan kaçırma ve fidyecilik gibi kabarık bir suç dosyası bulunuyor. 2018’deki Afrin operasyonu sırasında bazı grupların ganimetçi bir anlayışla hareket ettiklerini Erdoğan da kabul etmişti.
İşte böylesi bir tabloda HTŞ’nin son olayların da merkezi olan Afrin’in güneyine yerleşmesi/yerleştirilmesi, her şeyden önce Erdoğan yönetiminin ÖSO gruplarına hizaya gelmeleri konusunda yaptığı bir uyarı olarak anlam kazanıyor.