AKP’nin önemli isimlerinden Nurettin Canikli, 2019 yerel seçimleri döneminde “Topal Osman’ın bölgeyi Pontuslaştırmak isteyenlere karşı verdiği mücadelenin bir benzerini şimdi biz veriyoruz” demişti. Bugün SADAT Yönetim Kurulu Üyesi Ersan Ergür, “Bu vatanı Türkiye düşmanları ile iş birliği yapanlara sandıkta teslim etmeyiz” diyor. Yani karşımızda kendilerini Topal Osman’ın mirasçısı ilan eden ve muhalefeti de “vatan hainliği” ile suçlayan bir iktidar bloku bulunuyor. Bu nedenle Bahçeli, Topal Osman ile ilgili kanun teklifiyle aynı zamanda iktidarı korumak için demokrasi ve hukuk dışı her türlü yol ve yöntemin mübah görüldüğünü/görüleceğini de ilan etmiş oluyor!
Topal Osman’a sahip çıkan iktidarın Gezi eylemlerini ve Kürt mücadelesini hedefe koyması ise, boşuna değildir. Çünkü toplumsal muhalefet baskı altına alınmadan seçimleri sandıkta “Kazanmanın” mümkün olmadığını görüyor.
Özetle Bahçeli’nin Topal Osman ile ilgili kanun teklifi, tarihin iktidarın gelecek hesaplarına göre yeniden yazılmasını; başka bir deyişle geçmişe değil, geleceğe yönelik bir hesaplaşmayı amaçlıyor.