Yazar Nazlı Ilıcak, yargılandığı davanın istinaf duruşmasında “43 yıllım meslek hayatımda hep ‘Hak, hukuk, demokrasi’dedim. Bunun için defalarca bedel ödedim” dedi.
‘FETÖ’nün medya yapılanması’ olarak adlandırılan davada 16 Şubat’ta karar açıklanmıştı. Mahkeme, Mehmet Altan ve Ahmet kardeşler ile Nazlı Ilıcak’a ‘anayasayı ihlal’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmişti. Avukatların karara itiraz sonrası dosya istinafa gitmişti.
Kartal’daki İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Ceza Dairesi’nde görülen davanın ilk duruşması 21 Eylül’de yapılmıştı. Mahkeme, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verirken savcı da cezaların onanmasını istemişti.
Davanın ikinci duruşması bugün görüldü.
‘FETÖ’cüyse sahibine sorun’
Duruşma salonunda hazır bulunan tutuklu sanık Nazlı Ilıcak, hakkındaki delillerin hiçbir somut olguya dayanmadığını belirterek delilleri çürüttüğünü, savunmasının yok sayıldığını söyledi.
“Bugün gazetesinde çalışırken (FETÖ firarisi işadamı) Akın İpek hakkında kamuya yansıyan hiçbir soruşturma yoktu” diyen Ilıcak, daha sonra çalıştığı Özgür Düşünce gazetesi ile Can Erzincan TV’nin ‘FETÖ’yle ilişkisi olup olmadığının, sahibi Recep Aktaş’a sorulması gerektiğini dile getirdi.
Ilıcak, AYM başvurusunun ekimde görüşüleceğini, muhtemelen de hak ihlali kararı verileceğini aktaran Ilıcak, AYM’nin Mehmet Altan için verdiği ihlal kararına dair “Benim için de bir emsal karardır, hakkımızdaki suçlamalar örtüşmektedir” dedi.
Ilıcak, “Hukuki açmaza düşmemek için dosyamın AYM önünde olduğunun gözetilmesini ve Mehmet Altan kararının hakkımda da uygulanmasını talep ediyorum” dedi.
‘Suç işlemedim’
Yazar, Zaman davası ile ‘FETÖ’nün medya yapılanması’ davalarında sanıklar hakkındaki darbe suçlamalarının düştüğünü belirterek AYM’nin 17-25 Aralık hakkında yazmanın ‘FETÖ’nün amacına hizmet edildiğini göstermediğini’ kaydetti.
Ilıcak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Savcı, benim cemaate neden hizmet etmek isteyeceğime dair tek bir somut delil ortaya koymadı. 43 yıllım meslek hayatımda hep hak, hukuk, demokrasi dedim. Bunun için defalarca bedel ödedim. İki yıldır ‘terörist’ ve ‘casus’ gibi suçlamalara maruz kalmak, ödediğim bedellerin bir kenara atılması… Bu haksızlık canımı çok yaktı. Benim gibi köşe yazarlarının hemen hemen hepsi tahliye oldu, Zaman gazetesinde yazanlar dahil. Bu delilleri vicdan terazisinde tartsanız, bana yöneltilen suçlamaları işlemediğim kanaatine varacaksınız. Suç işlemedim. Beraatimi, Mehmet Altan kararı uyarınca hiç değilse tahliye yoluyla mağduriyetimin sonlandırılmasını talep ediyorum.”
Ilıcak’ın avukatları da beraat talep etti.