CAN BURSALI
acanbursali@gmail.com / @CanBursali
Ekonomideki çalkanmaların ayyuka çıktığı şu günlerde bir tüketici davasına ilişkin karar veren Yargıtay, AKP’nin ‘ekonomide istikrar’ söylemini yalanlar biçimde bir görüş belirtti: ‘Ülkede ekonomik istikrarsızlık var.’
Yargıtay’dan döviz üzerinden çekilmiş konut kredisiyle ilgili bir davaya ilişkin ilginç bir karar çıktı. Yargıtay, ülkede ekonomik istikrarsızlığın var olduğunu vurgulayarak, devalüasyon ve kur politikalarında değişiklik yaşanabileceğini belirtti.
Japon yeniyle kredi
Uşak’ta 2008 yılında bir bankadan Japon Yeni’ne endeksli olarak 60 ay vadeli konut kredisi çeken bir kişi, 2012 yılında mahkemeye başvurarak, Japon Yeni’nin Türk Lirası karşılığında aşırı değer kazanması nedeniyle, geri ödemelerin yeniden düzenlenmesini istedi.
99 bin liraya karşılık gelen 9 milyon 354 bin Japon Yeni kredi kullanan kişinin başvurduğu Uşak 1. Asliye Tüketici Mahkemesi’nin davayı kabul etmesinin ardından, kredinin kullanıldığı bankanın avukatları konuyu Yargıtay’a taşıdı. Yargıtay’ın davaya ilişkin 11 Kasım 2014’te verdiği karar, hükümetin ekonomik istikrar söylemlerini yalanlar nitelikte.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun verdiği kararda, Türkiye’de ekonomik bir istikrarın söz konusu olmadığı kayda geçerken, devalüasyonların öngürülebilir olduğu ve kur politikalarının her an değişebileceği belirtildi.
‘Öngörülemezlik oluşmamıştır’
Karar metninde şöyle denildi:
“Türkiye’de yıllardan beri ekonomik paketler açılmakta, ancak istikrarlı bir ekonomiye kavuşulamamaktadır. Devalüasyonların ülkemiz açısından önceden tahmin edilemeyecek bir keyfiyet olmadığı, kur politikalarının her an değişebileceği bir gerçektir. Devalüasyon ve ekonomik krizlerin aniden oluşmadığı, piyasadaki belli ekonomik darboğazlardan sonra meydana geldiği bilinmektedir.
Ülkemizde 1958 yılından beri devalüasyonlar ilan edilmekte sık sık para ayarlamaları yapılmakta, Türk parasının değeri dolar ve diğer yabancı paralar karşısında düşürülmektedir. Ülkemizdeki istikrarsız ekonomik durum davacı tarafından tahmin olunabilecek bir keyfiyettir. Somut olayda uyarlamanın koşullarından olan öngörülmezlik unsuru oluşmamıştır.”