KEMAL GÖKTAŞ
kemalgoktas@diken.com.tr / @kemalgoktas
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) ‘Zeytin Dalı’ adını verdiği Afrin harekâtına karşı çıkan paylaşımlarından ötürü ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan yargılanan sanığın beraatine karar verildi. Mahkeme kararında, Terörle Mücadele Kanunu’ndaki düzenlemenin altı çizilerek “Sadece terör örgütünün propagandasını yapmak suç oluşturmaz. Suçun oluşabilmesi için örgütün şiddet içeren yöntemlerinin propagandası yapılmalı” dendi. Mahkeme, ayrıca sanığın harekatın Kürtlere karşı yapıldığına ilişkin paylaşımını ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ olarak değerlendiren savcılığı, paylaşımların ‘demokratik toplumlarda anlayışla karşılanması gereken fikirler’ olduğu gerekçesiyle reddetti.
Beş gün gözaltı
Aralarında gazeteciler, siyasetçiler ve insan hakları savunucularının da olduğu çok sayıda kişi TSK’nın Afrin operasyonuna karşı çıkan sosyal medya paylaşımları nedeniyle gözaltına alınmış ve haklarında ağır suçlamalarla dava açılmıştı.
İnsan Hakları Derneği üyesi S.Ş. (48) de harekata karşı Facebook hesabından yaptığı paylaşımlar nedeniyle beş gün gözaltında kaldı. Antalya başsavcılığı, S.Ş. hakkında ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan 1,5 yıldan 7,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.
Antalya 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada savunma yapan S.Ş. “Ben evrensel değerlere inanan birisiyim. Ben her türlü savaşa karşıyım. İHD üyesi ve insan hakları savunucusuyum. Barış istemenin suç olmadığını düşünüyorum” dedi.
‘İzlenim’ vermiş
Savcılık mütalaasında ise iddianamenin aksine S.Ş.’nin paylaşımlarının ‘terör örgütünün cebir ve şiddet içeren yöntemlerini meşru gösterir ve övücü’ nitelikte olmadığı belirtilerek ‘terör örgütü propagandası yapmak’ suçundan beraati istendi. Buna karşılık savcılık sanığın ‘halkı kin ve düşmanlığa sevk etme’ suçundan cezalandırılmasını istedi. Savcılığın mütalaasında, sanığın TSK’nın Afrin’e yaptığı harekatın BM sözleşmesine uygun olduğunu dikkate almadan ‘askeri harekatın Türkiye toplumunun asli unsurlarından olan Kürtlere karşı yapılmış olduğu izlenimi verdiği ve bunu hiçbir somut, gerçek olgu-olayla irtibatlandırmadan yapmış olması’nın suç olduğu öne sürüldü.
‘Sadece örgütün propagandasını yapmak suç oluşturmaz’
Mahkemenin kararında ise Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2. maddesindeki düzenlemeye göre terör örgütü propagandası suçundan ceza verilmesi için ‘terör örgütünün; cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde propagandasının yapılması gerektiği’ vurgulandı. Kararda “Dikkat edilmesi gereken husus, sadece terör örgütünün propagandasının yapmak bu suçu oluşturmaz, suçun oluşabilmesi için örgütün değil, örgütün cebir, şiddet ya da tehdit içeren yöntemlerinin propagandası yapılmalıdır” dendi.
Şiddeti övme ve teşvik yoksa, suç yok
Kararda, buna karşılık sanığın paylaşımlarının ‘örgütün cebir, şiddet veya tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek veya övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek nitelikte olmadığı’ belirtildi.
Sanığın Afrin’de yaşananları ‘savaş’ olarak nitelendirerek burada yaşananlara son verilmesine yönelik paylaşımlarda bulunduğu anlatılan kararda, “Söz konusu paylaşımlar demokratik toplumlarda anlayışla karşılanması gereken fikirlerdir” ifadesine yer verildi. Ayrıca, savcılığın mütalaasında savunduğunun aksine paylaşımların ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçunu da oluşturmadığı belirtildi: “Zira farklı kesimlerin birbiri aleyhine tahriki söz konusu değildir. Ayrıca sanığın eylemine istinaden oluştuğu iddia edilebilecek kamu güvenliği açısından açık ve yakın tehlike hali de mevcut değildir. Sanığın eylemleri Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde teminat altına alınan ifade özgürlüğü kapsamında kaldığı anlaşılmakla beraatine karar vermek gerekmiştir.”
Hangi ifadeler suç sayılmadı?
Mahkemenin suç oluşturmadığına karar verdiği paylaşımlar şöyle:
“Savaş öldürür, savaşa hayır, barış istiyoruz.”
“Savaş uçakları Alevilerin yoğun olarak yaşadığı Mabeta ilçesini de bombaladı.”
“Erdoğan rejimi Türkiye’ye bir şey kazandırmak için değil, Kürtlerin bir şeyi olmasın diye Afrin’e girmek istiyor. Afrin, o katil dediği Esad’ın denetiminde olsaydı yine böyle davranır mıydı? Afrin savaşına hayır.”
“HDP İstanbul İl Örgütümüz: Afrin işgaline karşı tüm halkımızı demokratik tepkilerini ortaya koymaya çağırıyor. Afrin’e savaş demek Türkiye halklarına savaş demektir”
“TSK Efrin’de sivilleri hedef aldı: 7 can kaybı.”