
Küresel ısınma ve beraberinde getirdiği problemleri derinden hissettiğimiz bu günlerde popülaritesi her geçen gün daha da artan yapay zeka, sürdürülebilirliğe gerçek bir katkı sağlayabilir mi?

Yapay zeka işimizi elimizden alacak mı ya da bir gün dünyayı ele geçirecek mi gibi distopik senaryolar son dönemde oldukça konuşulur oldu. Yapay zekanın gelişimi hayatı kolaylaştırırken bir süre sonra insansızlaştırmaya neden olur mu tartışmaları da yapılıyor. Ancak bu teknolojik gelişme, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için en büyük destekçilerimizden biri olabilir mi? Görünen o ki kendisinin
bu konuda birçok iyi fikri var.
Yapay zeka, yenilenebilir enerjinin yönetilmesine destek oluyor!
Sürdürülebilir bir dünya yaratmak için elimizde iyi bir plan olması şart. Neyse ki yapay zeka bu konuda insanlığa yardımcı olabilir. Peki nasıl?
Yapay zeka, kullandığı veriler sayesinde öncü tahminleriyle akıllı şebeke sistemlerinin kurulmasına yardım edip, arz-talep tahminleri yaparak verimliliği optimize edebilir. Bu sayede maliyetleri azaltırken karbon oluşumunu ve hava kirliliğini azaltabilir.
Örneğin IBM, hava durumunu tahmin etmek için yapay zekayı kullanarak tahminleri yüzde 30 daha doğru hale getiriyor. Bu durum yenilenebilir enerji şirketlerinin tesislerini daha iyi yönetmelerine, yenilenebilir enerji üretimini maksimuma çıkarmalarına ve karbon emisyonlarını azaltmalarına yardımcı oluyor.
Araçlar akıllı hale geliyor, sera gazı emisyonları azalıyor!
Araçlardan kaynaklanan sera gazı emisyonlarının iklim değişikliğinin ana kaynağı olduğu düşünülüyor. Bu da demek oluyor ki, gelişen teknolojinin bizlere en büyük armağanı elektrikli ve akıllı arabalar. Akıllı ulaşım sistemleri ve otonom araçlar, sürüş kabiliyetini garanti ediyor. Yapay zeka tabanlı yol optimizasyonu ise daha kısa ve daha az çevresel etkisi olan rotaları belirleyerek trafik sıkışıklığını azaltabilir, yakıt tüketimini düşürebilir ve bu sayede çevresel etkileri en aza indirebilir.
Tüm bu faydaların yanında artan petrol fiyatlarını da düşünerek elektrikli araçlara geçme fikri size de cazip gelmiyor mu?
Enerji verimliliği ve kaynak yönetimi de yapay zekadan!
Dünyanın yarısından fazlası kentlerde yaşıyor ve yakın gelecekte bu oranın artmaya devam edeceği öngörülüyor. Şehirlerin bu kadar büyümesi, özellikle bu bölgelerde çevresel baskıların artmasına neden oluyor. Kendi ihtiyaçlarımızı karşılamaya devam edebilmenin, gelecek nesillere yaşayabilecekleri bir dünya bırakabilmenin yolu ise enerji verimliliğini artırmaktan ve kaynak yönetimini iyi yapmaktan geçiyor.
Gelişen yapay zeka, enerji tüketimini optimize ederek binaların ve endüstriyel süreçlerin daha verimli çalışmasına yardımcı olabilir; veri analitiği ve tahmini algoritmalar ile enerji talebini daha iyi tahmin ederek enerji kaynaklarının daha etkili kullanılmasını sağlayabilir. Yani yeni nesil enerji ve kaynak yönetimi de yapay zekadan diyebiliriz.
Çiftçi yapay zeka!
Uydu görüntülerini kullanan yapay zeka arazi kullanımı, bitki örtüsü ve doğal afetlerin etkileri nedeniyle oluşan değişiklikleri kolayca algılayabiliyor. Bu sayede sorunların erken tespiti yapılabiliyor, önlem alınabiliyor, tarımda verimlilik sağlanabiliyor. Aynı zamanda yapay zeka sayesinde arz ve talebe dayalı tarımsal çıktılar daha iyi takip edilebilir, her türlü israfın azaltılmasına olanak sağlayabilir. Ayrıca yapay zeka, aşırı iklim koşullarına dayanıklılığın artmasını, endüstrinin kaynak verimliliğinin yükselmesini ve ekosistemleri tahrip eden su, gübre ve pestisit kullanımının azalmasını sağlayabilir.
Yapay zeka hava kirliliği problemini çözebilir!
Dünya nüfusunun yüzde 92’si tehlikeli düzeyde hava kirliliği olan bölgelerde yaşıyor. Ve maalesef hava kirliliği insanlık için en büyük tehditlerden biri. Ancak çoğumuz, bu tehlikenin farkında bile değiliz. Yapay zeka hariç!
Hava kalitesini ve çevresel verileri gerçek zamanlı olarak kaydedebilen, filtreleme verimliliğini uyarlayabilen yapay zeka sistemine sahip hava temizleme cihazları, bu sorunu çözmek için çabalıyor. Bu sistem, hava kirliliğinde artış olduğunda kentsel alanlarda yaşayan insanlara uyarılar göndererek bölgede yaşayan insanları bilgilendiriyor ve önlem almalarına destek oluyor. Aynı zamanda kirlilik kaynaklarının tespit edilmesini sağlayarak hava kirliliğinin önlenmesine olanak tanıyor.
Sonuç olarak yapay zeka, bugünkü ihtiyaçlarımızı karşılamak, gelecek nesillere de ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri bir dünya bırakmak için güçlü bir destekçi gibi görünüyor. Bu teknoloji, etik ve güvenli şekilde entegre edilir; kamu, özel sektör ve sivil toplum iş birliği ile her alanda disiplinli bir şekilde kullanılırsa, belki de gezegenimizin kurtarılması için en büyük destekçilerimizden biri olabilir.
Yapay zekayla birlikte sürdürülebilir adımlar atmak mantıklı gibi görünüyor, ne dersiniz?