Futbolcu Okan, hiçbir şeyi kolay kazanmamıştı. O bir ‘zor kazanandı’. 17 yaşında büyük bir yıldız adayı olarak sahaya ayak basmış, 18’inde A milli olmuş, sonra ayağı kırılmıştı. Ayağı iyileşmiş ama mantalitesi bozuk bir şekilde dönmüştü futbola.
Artık yetenekli bir futbolcu gibi değil, kendini ispat etmeye çalışan bir orta sınıf gibiydi. Yıllarca yedek oturdu. Ama yılmadı. Çok yetenekliydi ama kariyerinin büyük bölümünü ‘futbol hamallığından’ kazandı.
Antrenörlük kariyeri de oyunculuk kariyerinden farksızdı.
Epureanu’sundan Mert’ine, Visca’sından İrfan’ına hepsine canı gönülden tebrikler. Ama bugün en büyük tebrik, zor kazanan adama…