• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

AP vekilleri: Türkiye'deki geri gönderme merkezleri cezaevi gibi, sorumlusu AB

16/05/2016 23:59

burcu karakas kelleBURCU KARAKAŞ

brckarakas@gmail.com / @burcuas

Avrupa Parlamentosu (AP) vekilleri, Türkiye ile imzalanan anlaşmanın geri gönderilen mültecilerin durumunu nasıl etkilediğini gözlemlemek adına 2-4 Mayıs tarihlerinde bir ziyaret gerçekleştirdi. Cornelia Ernst, Marina Albiol ve Josu Juaristi, Türkiye ziyaretlerinin ardından mültecilerle yaptıkları görüşmelere de yer vererek mevcut duruma ilişkin bir rapor hazırladı.


Avukat ve sivil toplum çalışanlarına erişim yok

Diken’in ulaştığı rapordan satırbaşları şöyle:

* Edirne Geri Gönderme Merkezi’nde iki aydır tutulan bir grup Pakistanlı şunları anlattı: “Yunanistan’da iltica başvurusunda bulunmamıza izin verilmedi. Yunanistan’ın kuzeyine götürülürken 10-12 saat ellerimiz kelepçeli, yemekten mahrum bir şekilde seyahat ettik. Tuvalete gitmemize izin verilmedi. Kimse bizi dinlemiyor, yorulduk. Başımıza ne geleceğini bilmiyoruz.”

* Delegasyon, Kırklareli Geri Gönderme Merkezi’nde İranlı bir aileyle karşılaştı. Yunan adalarından sınır dışı edilerek Kırklareli’ne gönderilen aile, paralarının Yunan polisi tarafından çalındığını söyledi. Bir Filistinli ise Batı Şeria’dan kaçıp Ürdün üzerinden Türkiye’ye, Türkiye’den de botla Yunan adası Samos’a ulaştığını, burada polis tarafından dövüldüğünü ve para ve belgeleri de dahil her şeyinin çalındığını anlattı. Yunan polisinden gördüğü şiddet nedeniyle hala sırtının ağrıdığını söyleyen Filistinli mülteci, İzmir’den Kırklareli’ne gönderildiğini, halen bulunduğu Kırklareli Geri Gönderme Merkezi’nde durumu hakkında bilgilendirilmediğini söyledi.

* Kırklareli Geri Gönderme Merkezi’nde teoride mümkün olmasına rağmen pratikte avukat tutmak neredeyse imkansız. Yasal destek sağlamak isteyen avukat ve sivil toplum çalışanlarının merkeze erişimi yok.

Yetkililerle alıkonulan insanların anlattıkları birbirinin zıttı

* Türkiye’de 6 bin kişi kapasitelik 18 geri gönderme merkezi bulunuyor. Bu merkezlerde çalışan yetkililerden aldığımız bilgiler ile alıkonulan insanların anlattıkları birbirinin tamamen zıttıydı. Merkezler, cezaevlerinden farksız değil.

* Edirne Geri Gönderme Merkezi’ne getirilenlere verilen formlar Türkçe. Merkezde Arapça dışında çevirmen yoktu. Gelenlerin sorgusuz sualsiz telefonlarına el konulduğu gözlendi. Yatakhaneler ise kapasitenin üstündeydi. Aileler odalara kitleniyordu. Ağzı kanayan birinin beş gün sonra doktora gönderildiği öğrenildi.

* Edirne Geri Gönderme Merkezi Direktörü, Bulgaristan sınırındaki geri püskürtmeler konusunda endişeli olduklarını belirterek, “Sınırdaki geri püskürtme sırasında ciddi şekilde yaralanan kişilerin olduğunu biliyoruz. Ayrıca sınıra salınan köpeklerin saldırması sonucu ölen insanların olduğuna dair tanıklıklar dinliyoruz” dedi.

Geri gönderme merkezinde bir uyarı kağıdı: "Yetkililerin uyarılarına kulak asmaz, merkezin huzurunu bozar, diğer insanlara zarar verir ve merkezin huzurunu bozarsanız uyruğunuza bakılmaksızın sınırdışı edilirsiniz."

Geri gönderme merkezinde bir uyarı kağıdı: “Yetkililerin uyarılarına kulak asmaz, merkezin huzurunu bozar, diğer insanlara zarar verir ve merkezin huzurunu bozarsanız uyruğunuza bakılmaksızın sınır dışı edilirsiniz.”

Raporun son kısmında üç vekilin görüşlerine de yer verildi:

– Cornelia Ernst (Almanya): “AB ile Türkiye arasında imzalanan anlaşma çerçevesinde Türkiye’ye gönderilen mültecilerin temel insan hakları konusunda endişeliyim. Geri gönderme üzerine inşa edilmiş bir anlaşmanın nasıl meşru ve yasal olabildiğini anlayamıyorum.”

– Marina Albiol (İspanya): “Türkiye bir geri gönderme merkezi olarak kiralandı. Brüksel’de dizayn edilen göç politikaları burada uygulanıyor. AB tarafından empoze edilen politikaların binlerce insan üzerindeki korkunç sonuçlarını gördük. Ziyaretimiz sırasında birinci elden Türkiye’nin güvenli bir ülke olmadığını ve AB’nin ‘güvenli ülke’ demesindeki tek çıkarının harici bir kontrol denetim organına sahip olmak olduğunu gözlemledik.”

– Josu Juaristi (Bask özerk bölgesi): “Çocuklu ailelerin geri gönderme merkezlerinde alıkonulması kabul edilemez. Ve bu durum, AB fonları sayesinde oluyor! Türkiye’de 1 milyon mülteci çocuk okul çağında. Ancak sadece yüzde 13’ü okula gidebiliyor. Koca bir nesli geleceksiz bırakıyoruz. AB üyesi ülkeler bu suçtan direkt olarak sorumlu.”

Kategori:Aktüel

SON HABERLER

14 ile gök gürültülü yağış uyarısı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) 14 il için gök gürültülü yağış uyarısı yaptı.

KKTC, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının konut alma hakkını artırdı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Hükümeti, kararname çıkararak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının konut alma haklarını artırdı.

İBB soruşturmasında bir gözaltı daha

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) odaklı yolsuzluk soruşturmasında tutuklanan Fatih Keleş’in kardeşi Zafer Keleş gözaltına alındı.

Milli tekvandocular Bulgaristan'da dokuz madalya kazandı

Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da düzenlenen 10’uncu WT Başkanlık Kupası’nda Türk tekvandocular, dokuz madalya kazandı.

Mansur Yavaş'tan gençlere: Önünüzde duran engelleri hep birlikte kaldıracağız

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Mansur Yavaş, 9 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladı.

Parti içinden de işaret geldi: İlk temayül yoklamasında Yıldırım'ın ismi öne çıktı
Gül ve Dündar'a hapis cezası veren mahkeme AYM'ye yüklendi: Yetkisini aştı

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 757 gündür hapiste

YAZARLAR

Elinden çıkanı kulağın duysun

Mustafa Dağıstanlı

Ali Özgentürk için: Böyle mi olmalıydı!

Ayhan Tinin

Çocuk, sınırsızlıkta değil, sınırda büyür

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Yazalım da ne yazalım nasıl yazalım!

Murat Sevinç

Senyör Amicis'in gazına geldim 

Behzat Şahin

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

Yeşil zeytini neden yemedin Sait?

Ayhan Tinin

GÜNÜN 11’İ

Şükrü Hatun: Sokaklarda şişmanlık taramasının iyi bir fikir olmadığını düşünüyorum

Aziz Çelik: Genç istihdamı ve genç işsizliğine ilişkin tablo giderek vahim bir hâl almaya başlıyor

İpek Özbey: Ülkenin geleceğinin emanet edildiği gençler hangi sorunlarla mücadele ediyor?

Müjdat Gezen: Sakın bu şarkıyı yasaklamasınlar?

Orhan Bursalı: Yaşasın 19 Mayıs, yaşasın gençlik

İbrahim Kahveci: Görüntüde büyüyoruz ama gerçekte fakirleşiyor

Abdulkadir Selvi: 'Bir oy CHP'ye, bir oy HDP'ye' derken PKK'nın Lozan'la ilgili değerlendirmelerinden haberiniz yok muydu?

Murat Muratoğlu: Türkiye'de enflasyonun asıl dümeni siyaset rüzgarıyla döner

Deniz Zeyrek: 500 milyon liralık bu kamu zararının hesabı sorulmayacak mı?

Saygı Öztürk: 'PKK'nın silah bırakması' tartışmaları

Erdal Sağlam: 19 Mart krizinin ekonomide yarattığı tahribatın etkisi devam ediyor

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×