Sonuç olarak rejimin mezhepçilik ekseninde kurumsallaşmasının devamı olan Diyanet Akademisi Kanunu 278 kabul edildi. Bu inşaya 10 çekimser ve 0 (sıfır) red oyla destek verildi. TBMM’deki bu kritik görüşmeler ve oylamalarda laiklik savunucusu tek bir vekilin dahi ortaya çıkmaması ise siyasetin sefaleti üzerine doktora tezi yazdıracak niteliktedir.
Türkiye’de laik, bilimsel ve demokratik eğitimin tabutuna son çiviler çakılmışken, Diyanet Akademisi’ne itiraz edememek, laik kurumsallaşma yerine, din çimentosunu sert karıp mezhepçi beton kurumsallaşmalar karşısında, “KABUL, ÇEKİMSER, OYLAMAYA KATILMAMAK” tercihleri, AKP-MHP iktidarına muhalefet değil, dolaylı ve doğrudan destektir.