GÜLBEN ÇAPAN
gulbencapan@diken.com.tr
@istanbulartsnob
Covid-19 salgını sürecinde bütün müzelerin, galerilerin ve sanat kurumlarının kapanması üzerine sanatçıların planlanan sergileri de iptal edildi. Herkes gibi sanatçıların da karantina dönemi başlamış oldu. Sanatçı Tuğberk Selçuk eleştirel bir bakış açısı getirerek İstanbul’un Şişli ilçesindeki eczanelerde işlerini sergileyeceği bir sanat projesine imza attı.

İstanbul’da yaşayan ve üretimlerini Galata’daki atölyesinde devam ettiren sanatçı, Türkiye dışında Güney Kore, Britanya ve İsviçre gibi birçok ülkede kişisel sergiler açmış ve önemli fuarlarda yer almıştı. Geliştirdiği özgün görsel anlatımının odağına heykel ve resmi konumlandıran Selçuk, mekana özgü projeleri ve sanat pratiğini galeri sınırlarının ötesine taşımasıyla biliniyor.
Eleştirel bakış açısını toplumun her segmentine ulaşabilecek lokasyonlarda sanat üretimi aracılığıyla sunmayı başaran sanatçı, üçüncü kişisel sergisi için atölyesini tam teşekküllü bir galeriye çevirmiş, beşinci kişisel sergisini ise ‘tek gecelik’ vurgusuyla Fırın the Cemetery gece klübünde açmıştı.

Sanatçının bu yıl nisan ayında Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da ve mayısta İsviçre’nin Cenevre kentinde açılması planlanan iki sergisi de Covid-19 sebebiyle ertelenince ‘SADECE ECZANELERDE’ projesi gelişti.
Karantina süreci boyunca evinde ürettiği heykelleri anlaştığı eczanelerde dört gün boyunca sergileyecek olan Selçuk, sergi mekanlarının kapandığı ve hiçbir destek kaynağının olmadığı günümüz koşullarında haftanın yedi günü boyunca bir tek eczanelerin açık olduğu gerçeğini göz önünde bulundurarak onların bir grubunu ‘galeri’ye dönüştürdü.

Sanatçı yeni projesini şöyle anlattı: “Dünyayı ele geçiren corona virüsü sebebiyle birçok ülke, vatandaşları için farklı destek paketleri hazırladı. Bu kapsamda sanatçılar için cömert paketler hazırlayan devletler oldu. Bunların başında Instagram’da paylaşım rekoru kıran Almanya’nın sanatçılar, serbest çalışan sanat profesyonelleri ve küçük yaratıcı işletmeler yani galeriler için 50 milyon avroluk destek paketi geliyor. Almanya’nın yanı sıra Britanya, ABD, Avusturya, İsviçre, Fransa ve İtalya’da çeşitli devlet destekleri sundu. Ama Türkiye’de sanatçılar, sanat profesyonelleri ya da ‘freelance’ olarak yaratıcı üretimler yapan kişiler için hiçbir destek paketi açıklanmadı. Ben de eczacılarla iletişim kurdum, konuyu anlattım, o şekilde yaptım projeyi. Sanata gönül veren ve bu uğurda projeyi gerçekleştirmemi sağlayan bütün eczacılara teşekkürlerimi iletiyorum.”
Eczanelerin reklam yasağı sebebiyle hiçbirinin ismini yayınlayamasam da, Şişli’de; Güzelbahçe Sokak, Büyükçiftlik Sokak, Halaskargazi Caddesi, Perihan Sokak’taki eczanelerde sanatçının heykellerine bugün itibariyle dört gün boyunca rastlamak mümkün. İşlerin her birini görmek isteyen ve mekana özgü olarak konumlandırılmasını sanatçıyla birlikte kararlaştıran eczacılar, böyle bir dönemde öncü bir tutum sergiledi.

Selçuk, sözlerine şöyle devam etti: “Bu proje sanatçının günümüz gerçekliğini açıkça gösteriyor. Eczaneler de bizim gibi nöbetçi, onlar ilaç biz ise fikir nöbetçisiyiz. Eczacılar ilaçlarını müşterilerine ulaştırabiliyorlar ama biz kapalı kaldık ve fikirlerimizi ulaştıramıyoruz. Sosyal medya çılgınlığı bir yere kadar yeterli olabiliyor, biz daha çok hislerimizle var olmaya çalışan bebekleriz. Bu sebeple ben de karantinadayken, ev ortamında elimin altındaki malzemeleri değerlendirdim. Sanatçılar için hiçbir destek paketinin açıklanmadığı bu coğrafyada sanatçılar olarak üretmek ve üreterek var olmaktan başka hiçbir yaşam amacımızın olmadığının altını çiziyorum. Covid-19 süreci çok uzarsa, ‘SADECE ECZANELERDE’nin devamı olarak ‘TÜM SÜPERMARKETLER’deyle çoğalarak devam ederiz.”

Son ürettiği heykel serisini kendi yazdığı şiirlerle isimlendiren Selçuk, eczanelerde sergilenecek işlerinin alt metnini de kendi yazdığı bir şiirle anlatıyor:
“Niyetim şiir değil
Derdim bir şey anlatmak
Senin niyetin beni kapatmaksa
Sana da istersen hemen yarın açılırım.”