Melih Gökçek ve Tayyip Erdoğan, Türkiye’de hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağına en erken işaret sayılabilecek 1994 yerel seçimlerinde Ankara ve İstanbul büyük şehir belediye başkanlıklarını alarak bir “gelecek yarışı”na, kendileriyle aynı doğrultudaki başka pek çok insandan önde ama birbirleriyle aynı hizada başladılar.
Akan zaman bu iki “iktidar koşucusu” arasında muazzam mesafe farkı ortaya çıkardı. Bunu Beştepe’deki görüşmede ne olup bittiğini kelimesi kelimesine bilemesek de gözlemliyor, duyumsuyoruz.
…Bence Melih Gökçek’in siyasi serüveninde bir “hobi”, bir de “fobi” oldu. Gökçek’in hobisi, kendisinin de zaman zaman dile getirdiği üzere CHP’dir.
Fobisi ise hiç ama hiç dile getirmediği, ancak alttan alta hissedildiği üzere “RTE”dir.
Gökçek’in 1994-sonrası siyasi yükselme çabasına bir “Erdoğan-kompleksi” damga vurmuştur.