‘Hocaların hocası’ olarak bilinen tarihçi Halil İnalcık uzun süredir tedavi gördüğü Ankara’da hayatını kaybetti.
Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın da aralarında bulunduğu birçok tarihçiyi yetiştiren İnalcık, 26 Mayıs 1916 doğumluydu.
İnalcık kimdir?
İnalcık’ın Wikipedia’ya göre biyografisi şöyle:
Balıkesir Muallim Mektebi’ni tamamlamasının ardından 1936 yılında Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi Yeni Çağ Tarihi bölümünde yüksek öğrenimine başladı. 1942 yılında Tanzimat ve Bulgar Meselesi adlı doktora tezini verdi. Uzun yıllar aynı fakültede Osmanlı ve Avrupa tarihi üzerine dersler verdikten sonra 1972 yılında Chicago Üniversitesi Tarih Bölümü’ne “Osmanlı Tarihi Üniversite Profesörü” olarak davet edildi.
1993 yılında Bilkent Üniversitesi’ne davet edildi ve burada Tarih bölümünü kurdu. Çok iyi düzeyde Osmanlı Türkçesi, iyi düzeyde; İngilizce, Fransızca, Almanca, orta düzeyde de; Arapça, Farsça ve İtalyanca bilen İnalcık, Cambridge Uluslararası Biyografi Merkezi tarafından dünyada sosyal bilimler alanında sayılı 2000 bilim adamı arasında gösterilmiştir.
Ödülleri
1986 İslâm Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi Ödülü
1991 T.C. Dışişleri Bakanlığı Yüksek Hizmet Madalya ve Diploması
1993 Sedat Simavi Vakfı ödülü: Sosyal Bilim alanında yılın en iyi eseri: Osmanlı İmparatorluğu Toplum ve Ekonomi, İstanbul: Eren Yayınevi
1995 Titulesco Medal of High Service, Romanya Büyükelçiliği, Ankara
1998 İstanbul Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü ödülü.
2002 T.C. Kültür Bakanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü
2002 The Soranos Friendship-Award
Fahri doktoraları
1986 Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul
1987 Atina Üniversitesi, Atina
1992 Selçuk Üniversitesi, Konya
1993 Hebrew University of Jerusalem, Kudüs
1993 University of Bucharest, Bükreş
1995 Uludağ Üniversitesi, Bursa
1986 Chicago Üniversitesi Emeritus Profesörlük[5]
‘Fikir hürriyetini muhafaza etmek gerekiyor’
İnalcık, geçtiğimiz yılın eylül ayında Hürriyet’ten Güliz Arslan’a verdiği söyleşide, “Bu sıkıntılı devir geçecek” demişti.
İnalcık, Arslan’ın “100 yaşında bir tarihçi olarak Türkiye’nin bugününe bakınca ne hissediyorsunuz?” sorusunu şöyle yanıtlamıştı: “Sıkıntılı bir devir yaşıyoruz. Ama geçecektir. Tarihimizde bu dalgalanmalar olmuştur. Günlük siyasetle ilgili bir şey söylemek istemiyorum çünkü ben siyasetin üzerindeyim, bilim adamıyım. Kehanette bulunmaya girişmem. Yanlış yerlere çekilebilir. Ama bir sosyal tarihçi olarak durumu görüyorum. Reaksiyon halindeki gençliğin görüşlerini tespit ediyorum.”
Türkiye’nin bir dönüm noktasında olduğunu söyleyen İnalcık, sözlerine şöyle devam etmişti: “Sadece Türkiye de değil, bence insaniyet son asırda istikametini kaybetti. Kendi rahatı için düşmanını nükleer silahlarla ezmek gibi yollara sapıyorlar. Ama bunlara bakıp yılmamalı. Bu memlekete ve geleceğine güvenerek çok çalışmalı. Esas mesele fikir zenginliğidir. O yüzden ne olursa olsun fikir hürriyetini muhafaza etmek gerekiyor.”