IŞİD’ler Müslüman toplumları asla yansıtamayacağı gibi, Tarrant’lar ve İslamofobikler de Hıristiyan toplumları asla yansıtamaz.
Büyümekte olan sorun, kimlikler çatışmasının keskinleşmekte olmasıdır.
Terörist Tarrant da dindar bir Hıristiyan değildir; saplandığı psikoloji “beyaz adam üstünlüğü”dür. (White-supremacist)
Zaten Hıristiyan mısın sorusuna “bu biraz karışık, öğrenince söylerim” diye cevap verdi.
Yaşanmakta olan sorun İslam-Hıristiyan çatışması değildir. Olaylara Hilal-Haç çatışması diye bakmak sorunu körüklemekten başka sonuç doğurmaz.
İŞID tipi teröre verilecek cevap Batı’nın Orta Çağa dönmesi olamayacağı gibi, biz Müslümanların İslamofobiye cevabı da Müslümanların Ortaçağa dönmesi olamaz.
Teröre ve nefret yayınlarına hukuken hak ettikleri yaptırımları uygularken, bütün insanlık için çıkış yolu birlikte yaşama kültürünü geliştirmektir; bunun ifadesi olan hukuktur, insan haklarıdır, itidaldir.