Ağır hakaretler içeren hicivler bir yana, Erdoğan’ın demokrasilerde her siyasetçinin katlanmayı öğrenmesi gereken karikatürlere bile gösterdiği sıfır tolerans, Almanya’daki bu davayı bir “fikir özgürlüğü” davasına çevirecektir.
Erdoğan’ın basın ve fikir özgürlüğü konularındaki uluslararası imajı bu kadar kötü olmasaydı, Almanya’da veya herhangi bir ülkede açacağı bir hakaret davası bu kadar çok ilgi çekmezdi. Demokrasi karnesi iyi olsaydı ağır ithamlar ve hakaretler içeren hicivlere zaten maruz kalmazdı.
(…) birçok gözlemci Böhmermann’ın Erdoğan’ın istediği gibi hapis cezası almasının “hayalperest” bir beklenti olduğunu söylüyor.
Erdoğan burada, işin içinden istediği gibi çıkamayacağı bir tuzağa düşmüş gibi görünüyor.