AKP’nin büyüsünün bozulduğuna dair yazısı nedeniyle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı savunan bazı isimler tarafından ‘kripto’, hatta ‘paralel’ ilan edilen hükümete yakın Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi bugünkü köşesinde, ‘Türk tipi başkanlık sistemi’ne tam desteğini tazeledi.
Başkanlık sistemiyle askeri darbeler ve vesayet süreçlerinin tarih gömüleceğini yazan Selvi, sistemin ‘tek adam’ iktidarına yol açacağına dair eleştiride bulunanlara, “Tartışmalar Cumhurbaşkanı’nın masasında gerçekleşiyor. Siz gidin de bu tartışmayı tek adamların yüzüne karşı yapın bakalım?” diye seslendi.
‘Güç birliği istemiyor ama kuvvetler ayrılığına da taraftar değil’

Fotoğraf: tccb.gov.tr
Selvi, ‘Cumhurbaşkanı’nın masasından bildiriyorum’ başlıklı yazısında, Erdoğan’ın ‘Ak Saray’ olarak bilinen Cumhurbaşkanlığı sarayında bir grup akademisyenle bir araya geldiği yemekte başkanlık sistemine ilişkin konuşulanları aktardı.
Bu yemekte sistemin özüne dair düşüncelerini paylaşan Erdoğan’ın ‘güç temerküzü (birliği) istemediğini belirten Selvi, “Güç birliği istemiyor ama bildiğimiz anlamda bir kuvvetler ayrılığına da taraftar değil” dedi.
‘Tarihimize, kültürümüze ve bünyemize uygun’ bir sistem
Yeni Şafak yazarı, Erdoğan’ın kafasındaki modeli şöyle anlattı: “Güçlü bir Meclis. Güçlü bir icra. Güçlü bir yargı. Ama bunlar birbirine muhtaç olsun, birbirini dengelesin.”
Cumhurbaşkanı ile akademisyenler arasındaki tartışmanın Amerikan sistemi ve AKP’nin TBMM Uzlaşma Komisyonu’na sunduğu başkanlık önerisi üzerinde yoğunlaştığını ifade eden Selvi, Erdoğan’ın ‘Tarihimize, kültürümüze ve bünyemize uygun’ bir sistemi savunduğunu belirtti.
Sistem krizinde eşzamanlı fesih getirilmeli
Erdoğan’ı ‘sistemin kendine biçtiği role uygun olarak hareket eden değil, sistemi zorlayarak kendi rengini veren bir lider’ olarak tarif eden Selvi, Amerika’daki başkanlık sistemin zaaf noktaları ve ‘Türk tipi’ sistemin olmazsa olmazları ilişkin dikkat çekilen noktaları şöyle sıraladı:
“1-ABD’deki sistemin en büyük zaaf noktalarından biri bütçe. Bütçe kabul edilmeyince sistem kilitleniyor. Bizde kamplaşma olması nedeniyle sistem ciddi bir krize girebilir.
2-Sistem krize girdiği anlarda Fransız sisteminde olduğu gibi eşzamanlı olarak fesih sistemi getirilmeli. Cumhurbaşkanı ile Meclis birbirini fesih edip seçimlere gitmeli.
3- AKP’nin Meclis’e sunduğu teklifte insan hakları dışında Cumhurbaşkanı’na kararname çıkarma yetkisi tanınıyor. Cumhurbaşkanı bir konuda kararname çıkarır ve Meclis bunu kabul etmezse, aynı konuda Meclis kanuni bir düzenleme yaptığı taktirde kanun, kararnamenin önüne geçiyor. Ya da Meclis’e 110 imza ile Anayasa Mahkemesi’ne iptal davası açma imkanı getiriliyor.
4- ‘Türk tipi’ sistemde kazananın her şeyi aldığı değil, muhalefeti de tatmin edebilecek bir sistem üzerinde çalışılması fikri gündeme geliyor.”
Başkanlık sistemiyle vesayet süreçleri tarihe gömülecek
Başkanlık sistemiyle askeri darbeler ve vesayet süreçlerinin tarihe gömüleceğini savunan Selvi, yazısının devamında hukuk adamlarının ‘Türki tipi’ sisteme ilişkin ‘tek adamlık’ eleştirisi başta olmak üzere ciddi uyarılarda bulunduğunu kaydetti.
Gidin de bu tartışmayı tek adamların yüzüne karşı yapın
7 Haziran genel seçimlerinin ardından kendisiyle uyumlu bir hükümetin geleceği öngörüsünde bulunan Erdoğan’ın “Benim şahsi sorunum yok” dediğini paylaşan Selvi, şöyle devam etti: “Aktardığım tartışmalar tek adam iddialarına muhatap olan, Cumhurbaşkanı’nın masasında gerçekleşiyor. Siz gidin de bu tartışmayı tek adamların yüzüne karşı yapın bakalım?”