Bu arada birkaç noktayı işaretleyelim:
1- Ankara’da ‘hemşehricilik’ ilkelliğinin seçimde etkili olduğu, 25 ilçeden 20’si AK Parti tarafından kazanıldığı halde, sıra, BŞ. Belediye Başkanı’na gelince seçmenlerin, Ankaralı olmayan adayı dışlayışında çok açık görülüyor. (Benzer durum, İstanbul’da da kısmen görülmüştür.)
2- Binali Yıldırım’ın kazanacağına kesin gözüyle bakan iktidar cenahında bir rehavet ve rakibi küçümseme ve ayrıca iktidar partisinin sandık müşahitlerinin de metal yorgunluktan öte, rehavet içinde oldukları, her şeyi lider’in karizmasından bekledikleri görülmüştür.
3- Birçok etnik unsurdan oluşan ülke halkının en büyük kesimine oldukça fazla vurgu yapılırken; bir basit siyasetçinin bir sözünün çok büyütülüp ona saldırılmasının, ikinci derecedeki etnik unsurun tamamına söylenmiş gibi anlaşılabileceğinin hesap edilememesi ve uslûb sertliğinin o kitleyi toptan muhalefet cenahına kaydırdığı da unutulmamalıdır.
Selahattin E. Çakırgil’in yazısı