Sudan’da 30 yıl önce bir darbeyle iktidara gelen Ömer el Beşin, artan hayat pahalılığı nedeniyle yapılan kitlesel protestolara rağmen, istifini bozmuyor. Sıkıyönetim ilanı ve tutuklamalarla karşılık veriyor.
Cezayir’de de 20 yıldır iktidarda bulunan 82 yaşındaki Abdülaziz Buteflika beşinci kez devlet başkanlığı için seçimlere katılmaya kararlı.
Halkın onu istememesi ve sokaklara dökülmesi umurunda değil sanki…
Bu iki olayın nasıl sonuçlanacağı belli değil. Gerçekten Sudan’daki ve Cezayir’deki sokak hareketleri, Arap Baharı’nın “ikinci faslı” yani tekrarı veya devamı olabilir mi? Ve asıl önemlisi, bu olursa Arap Baharı bu iki ülkede diğerlerinden daha iyi bir sonuç verir mi?