Koalisyon kuruldu bile; kâbus koalisyonu! “Kürt çözüm süreci”nin sona ermesi MHP’yi yedek güç haline getirmeye yetti!
Savaşsa savaş, otoriterlikse otoriterlik, “kudret”perverlikse kudretperverlik; “doku” gerçekten de birbirine çok uyuyor, çok yakışıyor.
Söz konusu olan, aslanları, kaplanları, bozkurtları, sırtlanları, çakalları ile tam bir orman düzeni, tek bir farkla; bu ormanda kurtlar aslanları ölüme gönderiyor, gencecik aslanlar, çakal hesapları ile toprağa giriyor.
Ufukta İslamcı-milliyetçi-devletçilerin resmi olmasa da fiili koalisyonundan başka bir şey görünmüyor.
İktidarın “barış” ve çözüm konusunda niyetinin salih olmadığı ortada, ama öyle diye, çatışmadan medet ummak her şeyden önce vicdanlarımızın kabul edeceği bir şey olamaz. Üstelik, HDP’nin demokratik zeminde böylesi bir başarı elde ettiği bir dönemde!
Barış ve demokrasi mücadelesi öne çıktı, dahası önemli bir alan kazandı, iktidarın hesabı bu alanı yok etmek, bu çok açık. Şimdi Kürtlerin savaş kararı, ne gerekçe ile olursa olsun bu değirmene su taşıyor olacak, bunun bir başka “savaş koalisyonu” oluşturmaktan başka izahı nedir?
Ne iktidar ve geniş devletçi-milliyetçilerin “terörle mücadele” baskılarına boyun eğmek, ne de yeniden çatışmayı haklılaştırmak demokratik/barışcı bir tutum olamaz.
Tek çözüm, derhal çatışmasızlık sürecine geri dönülmesi, bunun gerçekleşmesi için herkesin elinden geleni yapması, bunu her şeyden önce bir insanlık vazifesi sayması.